9 Mayıs 2015 Cumartesi

CEHENNEM / DAN BROWN / ESERDE GEÇEN MEKANLAR


   
 Kitabın Kapağı:




















Konusu: Harvard Üniversitesi Simgebilim Profesörü Robert Langdon başından vurulmuş bir halde hastane odasında gözlerini açar. Ne buraya nasıl geldiğini ne de nasıl vurulduğunu hatırlamaktadır. Camdan gördüğü manzara karşısında altüst olan profesör, evinden binlerce kilometre uzakta, Floransa’da olduğunu anlar. Yaşadığı korkunç baş ağrısına eşlik eden tek şey; sürekli kâbuslarında gördüğü kan kırmızısı bir nehrin karşısından kendisine seslenen gümüş saçlı güzel bir kadın ve toprağa baş aşağı gömülü can çekişen bedenlerdir. Langdon gördüğü kâbusları anlamlandırmaya çalışırken kadın bir suikastçı tarafından takip edildiğini, kendine tedavi uygulayan doktorlardan biri gözlerinin önünde vurulunca anlar. Hastanede görevli diğer doktorlardan biri olan Sienna Brooks’un o ölüm kalım anında yardım etmesiyle hayatta kalır. Simgebilim profesörü kendini bir anda ipuçlarını Dante’nin cehenneminde bularak çözmesi gereken korkunç bir senaryonun içinde bulur. Floransa’nın tarih kokan dar sokaklarından Venedik’in muazzam bazilikalarına uzanan semboller zinciri Langdon’ı insanlık tarihini sonsuza dek değiştirebilecek bir mekâna sürükler. Burası üç imparatorluğun merkezi olmuş, insanlık tarihi kadar eski, dünyanın incisi İstanbul’dur. Ve bu şehirde ya insanlık tarihi baştan sona yeniden yazılacak ya da bunu yazacak hiç kimse kalmayacaktır... 



.. Diz çök kutsal bilgeliğin yaldızlı mouseion’unda ve kulağını yere daya, dinle suyun şırıltısını. 

Batık sarayın derinliklerine in, orada, karanlığın içinde bekler khtonik canavar kan kırmızısı sularına gömülmüştür lagünün ki yansıtmaz yıldızları... 

... Dan Brown, dünyanın birçok ülkesinde çok satanlar listesine giren; Kayıp Sembol, Melekler ve Şeytanlar, İhanet Noktası ve Dijital Kale gibi kitaplarının yanı sıra tüm zamanların en çok okunan romanlarından biri olan Da Vinci Şifresi’nin yazarıdır. New England’da eşi ile birlikte yaşamaktadır.





Sandro Botticelli 
Dosya:Sandro Botticelli 083.jpg



Dante Alighieri



Sayfa 88 

Rodin in Cehennem kapılarındaki heykeli 3 Gölge 
rodin_cehennem_kapisi.jpg



Bahsedilen Üç Gölge 
Cehennem+Kap%C4%B1s%C4%B1-+Detay+(3).jpg 

Bir ayrıntıya dikkat çekmek için görüntüyü biraz yaklaştırıyorum. 
o-pensador1.jpg

Tanıdık Geldi mi?
Auguste_Rodinin_Dusunen_Adam_heykeli_16_


Sayfa 88 

Stradanus'un Styks Nehri'ne batmış cesetler üzerinde kürek çeken Phlegyas resmi

440px-Stradano_Inferno_Canto_08.jpg


Sayfa 87:
"Langdon'un bu tabloda daha önce defalarca gördüğü gibi Malebolge'nin dokuzuncu hendeği, bacakalrı topraktan dışarı doğru çıkan, yarıya kadar tepetakla gömülmüş günahkarlarla doluydu."
dante+inferno.jpg



Sayfa 88: 
Bouguereau'nun iki çıplak adamın dövüşünü seyreden Dante ve Vergilius'un erotik tasviri
 


Sayfa 88:
Bayros'un gökten dolu gibi yağan kızgın toplarla ateş damlaları altında işkence çeken ruhları
 Illustration-From-Dante$27s-$27divine-Co

Sayfa 88:
Salvador Dali'nin acayip suluboyalarıyla gravürleri
SDTDCI21.JPG 
Illustration No. 21 from Inferno, and is titled Fraud



 ku-medium.jpg
illustration No. 1: The Delightful Mount
ku-medium.jpg
Illustration No. 6: Cerberus

sayfa 88

Veba maskesi: "kuş gibi uzun gagalı bir maskesi ve donuk gözleri olan pelerinli bir adam" 
Veba maskesi hekimlerin 1330'lu yıllarda Avrupa'da ortaya çıkan veba salgınından korunmak için taktıkları burun kısmında şifalı bitkilerin olduğu maskelere verilen isimdi.

 grev_medico1_w.jpg

Sayfa 106:
Viyana Fen Bilimleri Akademisi - Lukas Troberg tarafından hazırlanmış "Ya Tanrı Yanıldıysa" isimli yazı...
 


sayfa 106: 

Dante Alighieri portresi; "başında kırmızı bir capuccio, yani dar, kulaklıklı, kıvrımlı bir başlık var. Koyu kırmızı Lucca cüppesiyle Dante'nin en çok taklit edilen resmidir."
dante%201400s.jpg
Sayfa 107: 

Botticelli tarafından yapılmış Dante portresi: Botticelli Dante'nin başlığına bir defne dalı yerleştirmiştir. Bunu Dante'nin ustalığının sembolü olarak yapmıştır. 

sandrobotticelli_portraitofdante.jpg

Sayfa 107:

Santa Croce meydanındaki Dante Heykeli

 santa_croce_dante.jpg
Basilica-Santa-Croce_Dante-Statue_6537.j


Sayfa 107:
Bargello Şapeli'nde Giotto'ya ithaf edilmiş fresk

Dante-by-Giotto-Jul05-DC347.jpg


 Sayfa 107:

"Dante'yi Floransa surlarının dışında elinde bir İlahi Komedya baskısını tutarken gösteren Michelino'nun ikonik freski... Geri planda teraslı Araf Dağı cehennem kapılarının üzerinde yükseliyor"

(Tablo şu an daha çok II. Duomo olarak da bilinen Floransa'daki Santa Marina del Fiore Katedralinde asılıdır.)

Domenico-di-Michelino-Dante-Alighieri-an
Sayfa 108: 

Michelangelo tarafından yapılmış Davut Heykeli



Sayfa 108:

Michelangelo tarafından Dante'nin korkutucu cehennem tasvirlerinden esinlenerek Sistine Şapelinin mihrabı üzerine resmettiği Son Hüküm isimli resim
mb9.jpg


Aynı resimden Kharon ayrıntısı

"Bu, Dante'nin öfkeli sandalcısı Kharon, ayrılan yolcuları küreğiyle dövüyor."
michelangelos-last-judgment-11.jpg


Yine Son Hüküm adlı eserden kitapta bahsedilen başka bir ayrıntı:

"Bu, kitabı Mukaddes'e göre asılarak öldürülen Haman ama Dante'nin şiirinde çarmıha gerilerek öldürülüyor. Resimde görüldüğü gibi, Michelangelo Sistine Şapeli'nde, Kitabı Mukaddes yerine Dante'nin anlatımını seçmiş."
last_l01.jpg
Sayfa 110:

"Dik bir yamacın yüzüne oyulmuş, tünel şeklindeki karanlık bir girişi betimleyen Gustave Dove taşbaskısı. Kapının üstündeki yazı şöyle diyordu:

''İÇERİ GİRENLER, DIŞARIDA BIRAKIN HER UMUDU"
Gustave_Dor%C3%A9_-_Dante_Alighieri_-_In


Sayfa : 115

Porta Romana kapısı ve Pistoletto Heykeli

"Porta Romana, 1326 yılında inşa edilmişti. Şehri çevreleyen duvarların bir kısmı yüzyıllar önce yıkılmış olmasına rağmen Porta Romana günümüze kadar ayakta kalmıştı.
.... Döner kavşağın ortasındaki çimenlik alanda, şehrin kapılarından kafasının üzerinde bir kadını taşıyarak  ayrılan başka bir kadının betimlendiği büyük Pistoletto heykeli bulunuyordu."


 Porta_romana,_firenze,_esterno.JPG

5655152606_0290d6251a_z.jpg



Sayfa 123: 

Botticelli - Venüs'ün Doğuşu resmi

"Botticelli'nin ünlü Venüs'ün Doğuşu tablosu, kuzenine yatağının başına asacağı, cinsel açıdan tahrik edici bir düğün hediyesi vermek isteyen Lorenzo de'Medici'nin siparişiyle yapılmıştı."
 

Lorenzo de'Medici aynı zamanda Michelangelo'yu henüz tanınmayan genç bir heykeltraşken himayesi altına almış ve dünyaca tanınmasını sağlamıştır. Medici'lerin evi şu an Floransa'da Istituto D'Arte adındaki sanat enstitüsüdür. 
1296483020008_Firenze_Istituto_Statale_d

Sayfa 124:

Boboli Bahçeleri
 img_2174.jpg

Sayfa 148:

"Langdon ileride solda, limon ağaçları ile heykellerin süslediği küçük bir adacığın bulunduğu, elips şeklindeki lagünü farketti. Suyun içinden fırlayan ata binen ünlü Perseus heykelini tanıyınca, ....."


Sayfa 149:
Bahçenin ayrıntılı haritası
 boboli-gardens-map.jpg


Sayfa 129: 



"Çıplak bedenlerin oluşturduğu bir kalabalığın üzerinden birbirinin üstüne tırmanan hastalıklı bir deniz..." 

Büyük ressam Gustave Dore, Dante Alighieri'nin cehennem hayalini böyle dehşet verici bir şekilde yorumlamış. 

the-inferno-canto-7-1.jpg


Sayfa 138: 

Vecchio Sarayı



Vecchio Sarayı'nda asılı olan ünlü duvar resmi : Giorgio Vasari'nin Beş Yüz Salonundaki Battaglia di Marciano'su


Leonardo3-Leonardo-Da-vinci-Anghiari-dis

Resmin ayrıntılandırılmış bir kesiti


DSC_7309-Cerca_Trova._Vasari._La_Bataill


Sayfa 145: 

Vecchio Köprüsü: Dünyanın en ünlü yaya köprüsü 

Ponte-Vecchio-7625.jpg

Vecchio Sarayı

"Vecchio Sarayı, dev bir satranç taşına benzer. Sağlam dörtgen biçimindeki dış cephesi ve kare kesimli mazgallı siperleriyle dev bir satranç kalesine benzeyen....."
".... Kare şeklindeki hisarının merkezinden yükselerek ufuk çizgisinde belirgin bir profil oluşturan binanın alışılmadık tek kulesi, Floransa'nın eşsiz bir sembolü haline gelmiştir. "  (Sayfa 185)

vecchio-palace-cool_103289-1024x768.jpg

Sayfa 151:

Stoldo Lorenzi-Bronz Neptün Çeşmesi

"Şimdi Boboli'nin en ünlü fıskiyeli çeşmesine bakıyorlardı; üç dişli mızrak tutan Stoldo Lorenzi'nin bronz Neptün'üne. Yerli halk arasında biraz da saygısızca "Çatal Çeşmesi" olarak adlandırılan bu heykel, bahçelerin merkez noktası sayılırdı."

Neptune_BoboliGardens_5661.jpg


Sayfa 152: 

Pitti Sarayı

"Geleneksel olarak resmi saraylar yüksek zeminlere inşa edilirdi. böylece bahçedekiler binyı görmek için yukarı bakmak zorunda kalırlardı. Ama Pitti Saray Arno Nehri'nin yakınındaki alçak bir vadiye inşa edilmişti; bu da Boboli Bahçeleri'ndeki insanların sarayı görmek için aşağı bakmaları anlamına geliyordu. 

piti-palace-in-florence-castelnuovo-d-el

Sayfa 152:

Boboli Amfiteatre

"Dünya tarihinde ilk opera eserinin sergilendiği yer olan Boboli Amfiteatre'nin önünden...."

6876386781_ed52f53605_z.jpg

"Sonra II. Ramses'in obeliskini ve temeline yerleştirilmiş talihsiz sanat eserini geride bıraktılar. Rehber kitaplar bu parçadan Roma'nın Caracalla Kaplıcaları'ndan dev bir taş havuz diye bahsederdi ama Langdon onu her zaman dünyanın en büyük küveti olarak görürdü. Bu şeyi gerçekten başka bir yere koymalılar"

2161816492_fbd8b67982_z.jpg

Sayfa 156:

II. Duomo ve Giotto'nun Çan Kulesi

"II. Duomo'nun kırmızı kiremitli kubbesini ve Giotto'nun yeşil-kırmızı-beyaz çan kulesini gördü"

2505_06_duomo_firenze.jpeg


Biraz daha görüntüyü yaklaştırırsak Giotto'nun bahsedilen Çan Kulesi'ni de daha yakından görebiliriz.

florence_campanile_di_giotto.jpg

Sayfa 157:

Braccio di Bartolo - Saray Cücesi heykeli (Dwarf Morgante)

"Aman tanrım, Yeryüzündeki tüm sanat eserlerini satın alabilecekken Medici'ler bunu mu seçmiş?"

Bacchino_DwarfMorgante_ValerioCioli_5849

Sayfa 162:

"Adını mimarı Bernardo Buontalenti'den almış olan Buontalenti Mağarası, Floransa'daki en tuhaf yerdiç Pitti Saeayı'na gelen genç ziyaretçiler için bir eğlence evi olarak tasarlanan üç bölmeli mağara süiti, natüralist fantezi ile gotik aşırılığın bir karışımıydı. Damlayan ve sarkıt oluşturan taşlar, duvarlara oyulnuş figürleri yiyor ya da dışarı sızdırıyormuş gibi görünüyordu"

Aynı zamanda sayfa 158'den itibaren birkaç kez bahsedilen küçük bir kapı var. Bu kapının tariften yola çıkılarak hemen alttaki Buontalenti Mağarası'nın girişinin yan tarafında duran kapı olduğunu düşünüyorum.

"Mağaranın solunda küçük gri kapı. Eskimiş ahşap kapı pek önemli birşey gibi durmuyordu; bir depo veya alet dolabının kapağı olabilirdi."

buontalenti.jpg


Sayfa 163: 

"Birbirine sarılmış iki sevgili heykeli. Langdon ve Sienna heykelin arkasında saklandılar." 

 Yıkanan Afrodit heykeli, İki Sevgili Heykelinin arka tarafında kalmaktadır. 
481px-Grotta_del_buontalenti,_Paride_che

Sayfa 162: 

"Michelangelo'nun Dört Tutsağı'nın renkli fotokopileriyle..."

Michelangelo_Slaves_Prisoner_Prigioni_Fl

Sayfa 166:

Yıkanan Afrodith (Bathing Venus) Heykeli

"Ortasında 'Yıkanan Afrodit' in doğal ölçülerde bir heykeli duruyordu. Duruma çok uygun düşen bir endişeyle omzunun üzerinden bakıyor gibi görünüyordu."

BathingVenus_Giambologna_GrottoBuontalen

Sayfa 173:

Vasari Koridoru 1564 yılında Grandük I. Cosimo'nun emriyle Giorgio Vasari tarafından yaptırılmıştı. I. Cosimo Pitti Sarayı'ndaki evinden Arno Nehri'nin karşısındaki Vecchio Sarayı'ndaki ofisine güvenli bir geçiş amacıyla bu koridoru yaptırmıştı. Günümüzde Uffizi Galerisi'nden taşan Nadir tablolara ev sahipliği yapmaktadır. (Sayfa 179)

vasari-corridor.jpg

Buna göre sayfa 181, 182:

Vecchio Köprüsü 1216 yılında Buondelmonte ismindeki genç bir soylunun gerçek aşkı uğruna ailesinin ayarladığı evliliği reddetmesi sebebiyle öldürüldüğü köprünün de adıdır. Gencin ölümü uzun süre Floransa'nın en kanlı cinayeti olarak anılmış ve devamında Guelf ve Ghibellin'ler arasındaki sürtüşmeyi tetiklemiştir.Bu siyasi düşmanlık sonunda Dante'nin Floransa'dan sürülmesine sebep olmuştur. O nedenle Dante İlahi Komedya'da bu olayı anlatmış ve ölümsüzleştirmiştir. "Ah Buondekmonte ah! Başkasının sözüne uyup onunla evlenmekten kaçınmakla çok fena ettin!"

Günümüzde cinayetin işlendiği yerde üç ayrı levha bulunmaktadır. Bu levhalardan her birinde Dante'nin Cennet'indeki 16. kanton 'dan farklı bir mısra yazmaktadır. İçlerinden biri Vecchio Köprüsü'nün girişine yerleştirilmişti ve şöyle diyordu: 

"FAKAT KÖPRÜYÜ BEKLEYEN KIRIK TAŞA
BİR KURBAN ADAMASI MUKADDERMİŞ FLORANSA'NIN
BARIŞ VE HUZUR DEVRESİNİN SONUNDA''

Gönderilen Fotoğraf

Sayfa 185:

"Michelangelo'nun Davut Heykeli'nin bir replikası -dünyanın en ünlü çıplak erkeği- tüm haşmetiyle saray girişinde durur. Davut'a Herakles ve Casus adlı iki devasa çıplak adamın heykelleri eşlik eder."

4848200-David_and_Hercules_near_the_Pala

Sayfa 186:

".....Meydandaki açık hava heykel galerisi olan Loggia dei Lanzi'deki Medici Aslanlarını görmeden tamamlanmış sayılmazdı."

3402405658_92c2f4607a_o.jpg

7157179487_8df05f1650_z.jpg

Sayfa 188:

Beş Yüz Salonu (il Salone dei Cinquecento)

Duvarlardan bir taraf Leonardo da Vinci diğer taraf ise Michelangelo tarafından resmedilmişti. Asma tavan ise Vasari'nin resimleriyle süslenmişti. Zeminde duran 6 dinamik heykel ise Herakles'in Görevleri isimli heykellerden her biridir(sayfa 190-191'de ayrıntılı olarak bahsedilecektir.)

il-salone-dei-Cinquecento.jpg

Sayfa 190:

Heraklesin Görevleri Heykelleri

37464367.jpg


Sayfa 190:

Langdon çıplak vücutları acayip bir güreşe tutuşmuş gibi duran kötü şöhretli Herakles ve Diomedes heykeline bakmadan geçemedi. Bu heykeldeki penişten yakalama hareketine ne zaman baksa içi tuhaf olurdu."

hercules.jpg

Sayfa 191: 

Zafer Heykeli (The Genius of Victory)

"...Michelangelo'nun nefes kesici Zafer Heykeli'ne bakmak daha kolaydı. Yaklaşık üç metre boyundaki bu heykel, aşırı muhafazakar Papa II. Julius'un -II. Papa Terribile" mezarı için yapılmıştı. Vatikanı'ın homoseksüellik konusundaki tutumunu bilen Langdon bunu hep ironik bulmuştu. Heykelde, Michelangelo'nun uzun seneler aşık olduğu ve üç yüzden fazla sone yazdığı genç adam Tommaso dei Cavalieri betimleniyordu." 

genius_victory_hi.jpg

Sayfa 192: 

Battaglia Di Marciano (The Battle of Marciano) , Vasari tarafından yapılmış bir resimdir. 

"Buradaki savaş sahnesi gerçekten de devasa ölçülerdeydi. On yedi metre genişliğinde ve üç bina katından daha yüksekti. Kahverengi, yeşil ve kırmızı ağırlıklı tonlarda yapılmıştı. Pastoral bir dağ yamacında çarpışan askerler, atlar ve sancakların oluşturduğu vahşi bir manzara."

Sayfa 196: 

il Studiolo

"Vasari tarafından I. Francesco için gizli bir çalışma odası olarak tasarlanan dikdörtgen il Studiolo, içeri girenlerde dev bir hazine sandığının içinde olduğu hissini uyandıran yuvarlak, beşik tonozlu bir tavana sahipti." 

studiol1.jpg

Sayfa 197: 

Tanrı Aşkına (Love of God) - Damien Hirst

"Damien Hirst'ün tartışmalar yaratan eseri Tanrı Aşkına, Vasari'nin ünlü İl Studiolo'sunda sergilenince büyük patırtılar kopmuştu. 
Bu, platinden gerçek boyutlu bir insan kafatasıydı. Yüzeyi tamamıyla birbirine çok yakın işlenmiş sekiz bin parlak elmasla kaplanmıştı.... Kafatasının boş göz çukurları ışık ve canlılıkla parlıyor, yaşam ve ölüm -güzellik ve korku gibi zıt sembollerin kafa karıştırıcı birlikteliğini yansıtıyordu."

Diamond-Skull-by-Damien-Hirst.jpg


Sayfa 197:

"Kafatasları Dante'nin Cehennem'inde tekrarlanan bir temaydı, en ünlüsü de cehennemin en alt dairesinde Kont Ugolino'nun acımasızca cezalandırılışı sırasında geçerdi. Zalim bir başpiskoposun kafatasını sonsuza dek kemirmeye mahkum edilmişti. 

Alttaki resimde bu görüntüye ait bir sahne görüyoruz. Kont Ugolino, zalim başpiskoposun kafatasını kemirirken, Dante ve rehberi Vergilius bu görüntüyü izlemektedir. 

ugolino1.jpg


Sayfa 201:

Ölüm Maskesi - Dante Alighieri

"Ölüm maskeleri 1500'lü yıllarda çok yaygındı. Bir insan öldükten birkaç dakika sonra yüzünün alçısı alınarak yapılırdı...... 
Sienna maskeyi yapmak için kimin yüzü kullanılmış diye sordu. Langdon elini Sienna'nın omuzuna koyup elinden geldiğince soğukkanlılıkla cevaplamaya çalıştı...."

Dante-mask.jpg

ex89.jpg


Ölüm Maskelerinin nasıl yapıldığını gösteren bir görsel


Sayfa 208:

Museo dell'Opera


Sayfa 210:

Dante Alighieri'nin sevdiği kadın Beatrice

"Dante hayatı boyunca Beatrice Portinari adında genç bir kadını sevmiş. Ama ne yazık ki, Beatrice başka bir adamla evlenmiş. Böylece Dante hem çok sevdiği Floransa hem de en derin aşkla sevdiği kadın olmadan yaşamak zorunda kalmış. Beatrice'ye olan aşkı, İlahi Komedya'nın ana fikrini oluşturur."

Aşağıdaki resimler Beatrice ve Dante'nin olduğu resimlerden bazılarıdır. 

Dante ve Beatrice'in ilk karşılaşmaları:

meeting_dante_beatrice_hi.jpg

dante_and_beatrice.jpg

Waterhouse_dante_and_beatrice.jpg



Beatrice ve Dante'nin rehberi Vergilius (Gustave Dore tarafından resmedilmiştir.)

gustave_dore_dante_beatrice_and_virgil.j

Sayfa 210:

"Aslında katedralde, Dante'yi şehrin duvarlarının dışında dururken gösteren ünlü bir tablo var, arka planda çok sevdiği saray kulesi görünüyor...." 

Katedral: II. Duomo olarak da bilinen Floransa'daki Santa Marina del Fiore Katedrali
Saray Kulesi: Vecchio Sarayı (Palazzo Vecchio)
  
Sayfa 212: 

Machiavelli Büstü

bust-of-machiavelli-in-the-palazzo-vecch





Sayfa 212:

Harita salonundaki Mappa Mundi Küresi  
(Sayfa 240'da Mappa Mundi küresiyle ilgili bilgi verilmektedir.)

4473193979_e231b793dc.jpg

Sayfa 213: 

Laurentian Kütüphanesi

"Eğer henüz oraya gitmediyseniz, mutlaka gitmelisiniz. Michelangelo tarafından tasarlanmış dünyanın ilk halk kütüphanesine çıkan muhteşem bir merdiveni vardır. Oradaki kitaplar kimsenin alıp götürmemesi için koltuklara zincirlenmiştir. Tabii ki oradaki kitapların birçoğu dünyadaki tek kopyalardır."


laurentian_library_exterior-1024x768.jpg


laurentian-library-biblioteca.jpg

Kütüphanenin Michelangelo tarafından yapılmış merdivenleri

19661-050-FCF7AF9F.jpg

Kütüphanenin koltuklara zincirli nadir eser niteliğindeki kitapları

libro1.jpg


Sayfa 214: 

Ölüm Maskesi

"Ölümünden kısa bir süre sonra müteveffa, gömülmeye hazırlanır ve yüzü zeytinyağı ile kaplanırdı.Sonra, derinin üzerine ıslak alçı tabakası sürülür ve saç çizgisinden boynuna kadar her yeri -ağzı, burnu, göz kapakları- bununla kaplanırdı. Alçı kuruyunca kolayca yüzden kaldırılır ve yeni alçının döküldüğü bir kalıp olarak kullanılırdı. Bu alçı sertleşip müteveffanın yüzünün son derece detaylı bir replikası haline gelirdi. Bu işlem özellikle seçkin kişilerin ve -Dante, Shakespeare, Voltaire, Tasso, Keats- gibi dahilerin hatıralarını yâd etmek için yaygın olarak kullanılırdı."



Shakespeare - Ölüm Maskesi

ex59.jpg

Voltaire - Ölüm Maskesi

22.jpg

Tasso (Torguato Tasso) - Ölüm Maskesi

ex79.jpg

Keats (John Keats) - Ölüm Maskesi




Lorenzo de Medici - Ölüm Maskesi (hatırlayacaksınız kitapta adı çok geçiyor.)

ldm-death-mask.jpg?w=460

Abraham Lincoln - Ölüm Maskesi


Franklin Benjamin - Ölüm Maskesi

Benjamin_Franklin.jpg

Johann Wolfgang von Goethe - Ölüm Maskesi

goethe-mask.jpg

Franz Lizst - Ölüm Maskesi

ex50.jpg

Thomas Moore  - Ölüm Maskesi

ex64.jpg

Sir Isaac Newton  - Ölüm Maskesi

ex38.jpg

Friedrich Schiller  - Ölüm Maskesi

ex42.jpg

Jonathan Swift  - Ölüm Maskesi

ex56.jpg

Leo Tolstoy  - Ölüm Maskesi

tolstoy.jpg?w=720&h=977

George Washington  - Ölüm Maskesi


Sayfa 227:

"Loggia Dei Lanzi'nin açık hava heykelleri arasından ilerlerken tüm figürlerin tek bir temanın çeşitlemelerini sahnelediklerini düşünmeden edemedi: kadın üzerindeki erkek egemenliğinin vahşice sergilenişi.
Sabinlerin Kaçırılışı
Polyksena'nın Kaçırılışı
Medusa'nın Kesik Kafasını Tutan Perseus..."


3402405658_92c2f4607a_o.jpg


Sabinlerin Kaçırılışı (The Rape of Sabin Women)

Sabinler, İtalya'da Romanın kuzeydoğusunda yaşayan bir halka verilen isimdir. Sabin kadınları Romalılar tarafından kaçırılınca, Sabinler Roma'yı kuşatırlar ve Romalılarla Sabinler arasında savaş başlar. Savaşın ortasında kaçırılan Sabin kadınları ortaya atılarak bu savaşa bir son verilmesini isterler. Bunun üzerine Romalılar ve Sabinler arasında barış yapılır ve Romulus ve Titus Tatius birlikte kral olur.

250px-Giambologna_sabine.jpg

Polyksena'nın Kaçırılışı

Polyksena,Truva Şehrinin son kralı olan Priamos'un kızıdır. Efsaneye göre, Polyksena'yı sevmekte olan Akhilleus, Troya'lılarla görüşmeye gittiğinde, onu bekleyen Troyalılar tarafından öldürülür. Akhilleus'un oğlu, savaş sırasında rüyasında babasını görür, babası eğer Polyksena'yı kendi mezarı başında kurban etmezlerse, dönüş yolunda ordularının başına çok kötü felaketler geleceğini söyler. Bunun üzerine Akhilleus'un oğlu Neoptolemos, Polyksena'yı esir kraliçe Hekabe'nin kollarından zorla alıp babasının mezarı başına götürür ve Polyksena'yı kurban eder. Heykel Poyksena'nın Hekabenin kollarından zorla alınışını betimlemektedir.


Medusa'nın Kesik Kafasını Tutan Perseus

Medusa çok güzel bir genç kızdır; öyle ki güzelliği tanrıçaların kıskançlığına, tanrıları da peşinden koşmasına neden olmuştur. Denizler Tanrısı Poseidon da Medusa’ya hayrandır. Bu hayranlık başını o kadar döndürür ki sonunda bir gün Athena’nın tapınağında Medusa’ya zorla sahip olur. Athena bu durumu kendisi için aşağılayıcı bulur, ve kıskançlığı da buna eklenince Medusa’yı gorgon yaparak cezalandırır. Medusa'nın saçları o günden sonra yılana dönüşür, yüzüne bakanlar taş kesilir. Ama bu ceza da Athena'ya yetmez ve Perseus’la iş birliği yaparak Medusa’nın başını kestirir. Başı kesildiği anda Medusa’nın Poseidon’dan olma çocukları Pegasus ve Chrysar gövdesinden dışarı fırlarlar. Medusa’dan sıçrayan kan damlaları Libya çöllerine düşer ve birer yılana dönüşürler. Perseus, Medusa’nın kesik kafasını alır gider. Athena ise Medusa’nın derisini yüzüp Aegis’in markası yapar. İki damla kanını kral Erichthonius’a hediye eder. Bu iki damla kandan biri öldürücü zehirdir, diğeri ise panzehirdir, tüm hastalıklara deva olmaktadır.

5771098484_656aecaea3_z.jpg

Perseus0235.jpg

benvenutocelliniperseus.jpg

Sayfa 245:

Atina Dükü Merdivenleri

"1300'lerin ortalarında Atina dükü sarayda iktidarı ele geçirmiş ve saldırıya uğradığında kullanmak için bu gizli kaçış yolunu yaptırmıştı. Buraya Atina Dükü Merdivenleri deniyor ve yan sokakta küçük bir kaçış kapısına doğru gidiyor."

scala%20segreta.jpg

Dük Merdivenlerinin bittiği, yan sokağa açılan kaçış kapısı 
stairway+exit-palazzo-vecchio.jpg
Sayfa 251: 
I.Cosimo'nun Göğe Yükselişi (Apotheosis Cosimo I)
"... iki buçuk metre aşağıdaki tavana baktı. Şimdiye kadar gördüğü tüm ay tabyaları birbirinin benzeriydi. Ama ilerideki, çok büyük, diğerlerinden çok daha genişti.... I.Cosimo'nun Göğe Yükselişi.... Bu Beş Yüz Salonu'nun tam ortasındaki büyük ve yuvarlak ay tabyası, Vasari'nin en kıymetli tablolarından biriydi."

medici.jpg

Sayfa 252:
Washington'un Göğe Yükselişi
"George Washington'un göğe yükselişini tasvir eden fresk 1865 yılında Constantino Brumidi tarafından yapılmış, Brumidi'nin Raphael'den ilham aldığı söylenmektedir. Eserde melekler ya da havariler yok onun yerine Romalı tanrılar var. Merkezde Washington Tanrı'ya dönüşüyor yani apotheosis anı.. Deniz tanrısı Neptün, Atlas OKyanusu'na nasıl kablo döşeneceğini gösteriyor, zeka ve bilgelik tanrıçası Minerva mucitlere teknolojik ilham veriyor. Vulcanus buharlı makine yapmayı öğretiyor. Tarım tanrıçası Ceres McCormic biçerdöverinin üzerinde oturuyor." (Ayşe Özak Karasu'nun bir yazısından alıntıdır.)

Apotheosis_of_George_Washington.jpg



























 Sayfa 266 

Fırından yeni çıkmış cornetti fotoğrafı  


cornetti%2Bsfogliati%2B(7).jpg


















Sayfa 270:

"-Onu sokak köşesinde 'Sonumuz Yakın' yazılı pankart taşıyan bir din fanatiğiyle bir tuttular.
-Harward Meydanında onlardan bir kaç tane var. 
-Evet biz onları görmezden geliyoruz, çünkü hiçbirimiz gerçekleşeceğini düşünmüyoruz. Ama inan bana, sırf insan aklı bir şeyin gerçekleşeceğini hayal edemiyor diye... o şey gerçekleşemeyecek değil."

Çeşitli zamanlarda bu pankartı taşıyarak dolaşan din fanatikleri gerçekten de vardır, işte onlardan birkaç örnek:

end-is-near.jpeg

the-end-is-near.jpg


Ve son olarak :)

tumblr_mbcq6dFIj01r3ytf0.gif


Sayfa 271:
Bargello Müzesi ve Badia Kulesi
"Başını kaldıran Langdon, sağ taraftaki Bargello Müzesi'nin taş cephesinin önünden geçtiklerini gördü. Bunun arkasındaki Badia Kulesi, etrafındaki binaların tepesinden yükseliyordu."
vintage_watercolor_painting_florence_camBadiaFiorentina_Bargello_4163.jpg



Sayfa 272: 

".... insanların 21 yaşında intihar etmeyi kabul ettiği bir geleceği anlatan 1967'de yazılmış Logan'ın Kaçışı isimli roman....... Logan'ın Kaçışı film versiyonunda, seyircinin sekiz ila yürmi beş yaş aralığına düşeceği kaygısıyla, "ölüm yaşı" yirmi birden otuza yükseltilmişti."

Film Vikipedi'de şöyle anlatılıyor:Logan's Run (Logan'ın Kaçışı) Michael Anderson'ın, William F.
Nolan ve George Clayton Johnson'ın romanından sinemaya uyarladığı filmidir. Logan's Run, insanların en fazla 30 yaşlarına kadar yaşamalarına izin verilen, 23. yüzyılda geçen bir ütopyayı anlatır. Genç ve verimli insanların yaşadığı, çalıştığı ve eğlendiği bu modern toplum, H. G. Wells'in 'mikro-dünya'larına bir göndermede bulunur. Kendi içine kapanık, kendi suyunu ve havasını üreten bir kentin insanları vardır filmde. Bu insanlar dünya üzerinde çok küçük bir alan içinde yaşayıp, kendilerini çevreleyen şehir sınırları dışına çıkmamaktadırlar. Sınırları aşmak yasalara göre suç sayılmaktadır. Yasalara göre dışarıda (mikro-dünyanın ötesinde) günah, suç, ilkellik vardır.

Filmin afişi:

18894_10.jpg

kitap hali:

srun.jpg
Sayfa 273:
Via Dante Alighieri
76592206.jpg

    Sayfa 276:

    Dante'nin Evi (Müze) - Museo Casa di Dante

    "Via Santa Margherita'nın üzerindeki Casa di Dante, taş cephenin yarısından yola kadar sarkan büyük Museo Casa di Dante pankartıyla kolaylıkla far edilir."


    "Dante'nin evine mi gidiyoruz?
    Pek Sayılmaz, Dante'nin evi sokağın köşesindeydi... Burası daha çok Dante Müzesi"

    up_165_museodante2.jpg

    Dante ile ilgili ünlü eserlerin reprodüksiyonları bu evin içinde sergilenmektedir. 
    Sayfa 276:

    İlahi Komedya Posterleri

    "Üzerinde mikroskobik harflerle Dante'nin İlahi Komedyası'nın tüm metninin yazılı olduğu kocaman posterler sattıkları bir hediyelik eşya dükkanı olduğunu biliyorum."

    e5nkRz.jpg
      Tamam kabul; küçükken mıknatıs yutmuş olabilirim, peki ama bütün salaklar da demir mi yuttu ?


      Sayfa 281:

      "Dante Kilisesi olarak bilinen La Chiesa di Santa Margherita dei Cerchi ibadethanesi, bir kiliseden çok şapeldi. Minik tek odalı ibadethane, Dante hayranlarının büyük şairin hayatındaki iki önemli anın vuku bulduğu, bu nedenle Kutsal Toprak olarak gördükleri popüler bir yerdi."

      35061917.jpg



      "Daha dar bir sokağa -Via Del Presto- girdiklerinde Langdon kapıları incelemeye başladı. Kilisenin girişini bulmak her zaman zordu, çünkü iki binanın arasında kalan yapı çok küçük ve gösterişsizdi. İnsan hiç farketmeden yanından geçip gidebilirdi. Tuhaf bir şekilde bu kiliseyi gözleri değil de kulakları kullanarak bulmak daha kolaydı. 
      La Chiesa di Santa Margherita dei Cerchi'nin tuhaflıklarından biri de burada sık sık konserler verilmesiydi ve kilise, konser olmadığında ziyaretçilerinin müzik dinleme zevkinden mahrum kalmamaları için konserlerin kayıtlarını yayınlıyordu." 



      "Günümüze kadar gelen bilgilere göre Dante, ilk görüşte aşık olduğu ve hayatı boyunca sevdiği Beatrice Portinari'yi ilk kez dokuz yaşındayken bu kilisede görmüştü. Ne yazık ki, Beatrice başka bir adamla evlenmiş ve sonra yirmi dört yaşında gençliğinin baharında ölmüştü." 

      Bu Beatrice ve Dante, La Chiesa di Santa Margherita dei Cerchi'nin önündeler. Resim kilisenin içinde sergilenen resimlerden bir tanesi.. 

      image0_1.jpg

      Bu resim, Beatrice'in düğününe ait.. Resmin adı "Matrimonio di Beatrice Portinari" Raffealo Sorbi tarafından yapılmış. Resimdeki kırmızı kıyafetli kişi ise Dante'nin ta kendisi... Kilise yine aynı kilise; La Chiesa di Santa Margherita dei Cerchi

      theweddingofbeatrice.jpg

      "Dante yıllar sonra bu kilisede büyük yazar ve şair Boccaccio'nun gözüyle bile onun için kötü bir eş seçimi olan Gemma Donati ile evlenmişti. Çift çocukları olduğu halde birbirlerine fazla sevgi göstermemiş ve Dante'nin sürgününden sonra her ikisi de birbirini görmeye pek hevesli olmamıştı."

      Bu resim de Gemma Donati'nin resmi.. 

      rossetti73.jpg

      "Dantenin meşhur şiir kitabı Yeni Hayat "Kutsal Beatrice" hakkında övgü dolu mısralarla doludur. Daha felsefi olan İlahi Komedya ise Beatrice'i cennette Dante'ye yol gösteren kurtarıcı olarak gösterir. Dante her iki eserinde de ulaşılmaz kadınına olan özlemini dile getirir." 

      Yeni Hayat ya da orjinal ismiyle Vita Nuova

      imagewekl.jpg

        Sayfa 282: 

        "Günümüzde Dante Kilisesi karşılıksız aşk acısı çeken kırık kalplerin tapınağı haline gelmiştir. Genç Beatrice'in kabri de kilisenin içindedir ve sade mezarı şairin hayranları ve onun gibi kederli aşıklar için bir hac haline gelmiştir. 

        Beatrice öldüğünde Dante'nin gördüğü rüyanın resmi... - Dante's Dream at the Time of the Death of Beatrice -

        Dantes_Dream_at_the_Time_of_the_Death_of

        Sayfa 283:

        "Langdon içgüdüsel olarak sola dönüp Beatrice Portinari'nin sade kabrine baktı. İnsanların bu kiliseyi ziyaret etmelerinin esas sebebi bu mezardı. Ama kabrin kendisi değil de yanındaki ünlü nesne daha çok ilgilerini çekiyordu. 
        Hasır bir sepet
        O sabah, her zamanki gibi sade hasır sepet Beatrice'in kabrinin yanında duruyordu. Ve o sabah, her zamanki gibi içinde katlanmış kağıt vardı; hepsi ziyaretçilerin Beatrice'e yazdığı mektuplardı. 
        Beatrice Portinari, talihsiz aşıkların koruyucusuazizi haline gelmişti ve eskiden beri Beatrice'e yazılan dualar, yazana aracılık eder; belki birini onları daha çok sevmeye teşvik eder veya gerçek aşklarını bulmalarına yardımcı olur ya da göçüp gitmiş bir sevgiliyi unutmaları için onlara güç verir umuduyla sepetin içine bırakılıyordu. 
         
        dsc04825f.jpg

          Sayfa 290:

          Duomo Meydanı, 
          II. Duomo - Santa Maria del Fiore Katedrali (ve tabii Brunelleschi Kubbesi)

          "Kompleks yapı sistemiyle bu muazzam meydan eskiden Floransa'nın dini merkeziydi. Günümüzde ise daha çok bir turist merkezi olan alan, tur otobüsleri ve Floransa'nın meşhur katedralinin etrafında toplanan ziyaretçilerle dolup taşıyordu.
           
          piazzadelduomoflorence3.jpg

          Sayfa 291:

          Vasari tarafından yapılmış kubbe süslemesi olan Son Hüküm (Last Judgement - Giorgio Vasari)

          "II. Duomo ya da resmi adıyla Santa Maria del Fiore Katedrali, Ignazio Busoni'ye takma ismini kazandırmanın yanı sıra Floransa'nın hem manevi hem de yüzyıllar süren dram ve entrika merkezi olmuştu. Binanın değişken geçmişi, Vasari'nin kubbede kullandığı için hor görülen Son Hüküm freski hakkında yapılan uzun ve şiddetli tartışmalardan, kubbeyi bitirmesi için seçtiği mimara kadar hararetli çekişmelere sahne olmuştu."

          Giorgio_Vasari_-_The_Last_Judgment_-_WGA

          Brunelleschi Kubbesi

          2047e2c268513f13e399456c2b181df4_l.jpg

          Sayfa 291: 

          Filippo Brunelleschi - Canonici Sarayı

          "Zamanın en büyük ressamı olan Filippo Brunelleschi sonunda karlı anlaşmayı yapmış ve kubbeyi tamamlamıştı. Günümüzde, Brunelleschi'nin heykel, Canonici Sarayı'nın dışında oturmuş, şaheserine memnuniyetle bakarken görülebilir. 

          fibrunelleschi.jpg

          4420263670_45428feb74_z.jpg

            Sayfa 292:



            Döneceğim oraya, vaftiz kurnamda 
            Defne yapraklı taç giyeceğim başıma
            DANTE / İLAHİ KOMEDYA

            Sayfa 292: 

            San Giovanni Vaftizhanesi

            "Katedral gibi çok renkli taşlar ve çizgili gömme sütunlarla süslenmiş vaftizhane, dikkat çekici şekliyle büyük binadan ayrılıyordu. Kimilerinin söylediği gibi, katlı bir pastaya benzeyen sekiz kenarlı yapı, düz bir beyaz çatıya doğru yükselen üç kattan oluşuyordu. 

            02battistero20di20san20.jpg

            "Langdon sekizgen şeklin estetikle değil, sembolizmle ilgisi olduğunu biliyordu. Hristiyanlıkta sekiz rakamı, yeniden doğuşu, ve yeniden yaratılışı temsil ediyordu. Sekizgen, Tanrı'nın cennet ve cehennemi yarattığı altı günü, Sebt için bir günü ve Hristiyanların vaftizle 'yeniden doğdukları' veya 'yeniden yaratıldıkları' sekizinci günü temsil eden bir hatırlatmaydı."

            2844586514_22b870f773.jpg

            "Vaftizhanenin mozaikleri o kadar muhteşemdiler ki, eski insanlar buranın tavanının cennete benzediğini söylemişlerdi." 



            Bu da başka bir açıdan görüntüsü, gerçekten de muhteşem... 

            8425925423_29796ace1f.jpg

            Vaftizhane ile ilgili sayfa 300'den sonra birkaç bilgi daha var... Ekleyeceğim... 

            Sayfa 294

            Lorenzo Ghiberti - Cennetin Kapıları

            "Yaklaşık beş metre yüksekliğindeki bronz kapıları yapmak Lorenzo Ghiberti'nin yirmi yılını almıştı. Üzerlerinde kutsal kitaptan figürlerin bulunduğu on panoyla öylesine kaliteli şekilde süslenmişlerdi ki, Giorgio Vasari kapılar için "Her yönden inkar edilemeyecek kadar kusursuz ve şimdiye kadar yapılmış en muhteşem sanat eseri," demişti.

            Ancak kapıların günümüze kadar gelen bir takma isim kazanmasına Michelangelo'nun coşkulu övgüsü neden olmuştu. Michelangelo, kapılara çok uygun düşen bir isim vermiş, onlara Cennetin Kapıları demişti."

            Kapı, Floransa'nın vebayı atlatması üzerine tanrıya olan şükürlerin sunulması için adak olarak sipariş edilmiş. (Sayfa 296'dan)


            Gates_of_Paradise.jpg

            "Ghiberti'nin parıldayan Cennetin Kapıları, her biri Eski Ahit'teki farklı bir önemli sahneyi betimleyen on tane kare panelden oluşuyordu. Cennet Bahçesi'nden Musa'ya ve Süleyman Mabedi'ne kadar değişen Ghiberti'nin heykel anlatımı, her bir beş panelden meydana gelen  iki dikey sütun üzerinde gözler önüne seriliyordu."
                   
            Günümüzde Cennetin Kapıları'nın orjinali sel, yağma ve kirliliğe maruz kalmaması için Museo dell'Opera del Duomo'da saklanmaktadır. Kapıların başka bir kopyası da Francisko'daki Grace Katedrali'nin ön kapısını oluşturmaktadır.

            Museo dell'Opera del Duomo

            museo-dell-opera-del-duomo.jpg

            Francisko'daki Grace Katedrali Kapısı



            628x471.jpg

            Sayfa 300:

            San Giovanni Vaftizhanesi Kubbe Deliği ve Pantheon Kubbesi Deliği

            "Vaftizhanenin hayli yüksek sekizgen kubbesi, bir uçtan diğerine yirmi dört metreydi.... Kehribar rengi altın yüzey, ortam ışığını bir milyondan fazla smalti camıyla farklı biçimde yansıtıyordu. Smalti'den oluşturulmuş mozaikler, İncil'den sahnelerin betimlendiği, ortak merkezli altı dairenin içine yerleştirilmişti.


            Doğal ışık Roma'da bulunan Pantheon'dakine çok benzer bir tepe deliğinden geçerek, üst kısmın parlaklığını iyice vurguluyordu."

            Pantheon Kubbesi'nin Deliği

            rome_panthcupol.jpg

            2235.jpg

            Pantheon

            windowslivewriterpanthe.jpg

            Pantheon.jpg

            Bu arada ünlü ressam Raphael'in mezarı da Pantheon'un içindedir. 

              Sayfa 300-301

              San Giovanni Vaftizhanesi - İsa Tasviri

              "Bakışlarını mozaiğin göbeğine çevirdi. Ana altarın tam üzerinde, kurtarılanlarla lanetlenenlere yargıçlık yapan sekiz metre boyundaki isa tasviri yükseliyordu. Dürüst olanlar İsa'nın sağ tarafında sonsuz hayat ödülünü alıyordu. Sol tarafındaysa günahkarlar taş kesilmiş, kazıklara geçirilmiş ve türlü yaratıklar tarafından yeniyordu."

              sany0397.jpg

              Sayfa 301:

              San Giovanni Vaftizhanesi - Şeytan Tasviri

              "Yukarıdaki korkutucu mozaikte boynuzlu bir şeytan, bir insanı kafasından yemeye başlıyordu. Kurbanın şeytanın ağzından sarkan bacakları, Dante'nin Melabolge'sinde bellerine kadar gömülü günahkarların kıvranan bacaklarını çağrıştırıyordu...... Tıpkı Dante'nin Cehennem'inin son kantosunda tasvir ettiği gibi, şeytanın üç başlı olduğu izlenimini vererek, kulaklarından dışarı kıvrılan iki koca yılan da günahkarları yiyordu. "

              battisterodisangiovanni.jpg

              Sayfa 301: 

              İlahi Komedya - Üç Başlı Şeytan Tasviri

              "Langdon hafızasını zorlayarak Dante'nin tasvirinden parçalar hatırlamaya çalıştı.
              Altı gözünün altısıyla birden ağlıyor ve yaşlar kanlı bir salyayla birlikte, üç çenesinden aşağı süzülüyordu. Ağızlarının her birinde, değirmende çeker gibi, dişlerinin arasında bir günahkarı öğütüyor, böylece üç günahkara aynı zamanda işkence yapıyordu."

              satan3heads.jpg

              Sayfa 302:

              "Hemen bakışlarını vaftizhanenin ikinci kattaki balkonuna indirdi. Önceleri kadınların buradan sadece vaftiz izlemelerine izin verilirdi. Ardından adeta bir mumya veya sihirbaz numarasına katılan bir oyuncu gibi yukarıda duran Antipapa XXIII. Johannes'in huzur içinde yattığı mezarına baktı."

              tombadellantipapagiovan.jpg


                    Sayfa 302:

              "Son olarak bakışları, pek çoklarının ortaçağ astronomisi dikkate alınarak yapıldığına inandığı süslü karo zamnine ulaştı. Siyah beyaz karoları takip ederek desenin tam ortasını buldu."

              zodiacoz.jpg

              "İşte burası."
              Sienna tedirgin bir ifadeyle Langdon'un işaret ettiği yere, zeminin merkezine baktı. 'Ama... burada hiçbir şey yok'
              Langdon, 'Artık yok,' diye karşılık verdi. 
              Geriye sadece kırmızımsı kahverengi, sekizgen bir döşeme kalmıştı. Alışılmadık kadar sade bu sekiz kenarlı alanın çok daha süslü tasarlanmış zemininin desenini kapattığı anlaşılıyordu.Şimdiki hali, geniş, yamalı bir deliği andırıyordu ki zaten tam olarak da öyleydi."

              Dante'nin de vaftiz olduğu orijinal vaftiz yeri kilisenin ortasındaki insanların durduğu sekizgen döşemenin olduğu kısımdır.

              Battistero-di-San-Giovanni.jpg

              florencebaptisteryinter.jpg

              Sayfa 303:

              Süslü bir kapının arkasındaki yükseltilmiş platformun üstünde, küçük bir sunağı veya servis masasını andıran, oyma mermerden altıgen bir heykel ayaklığı duruyordu. Yüzeyi öylesine detaylı işlenmişti ki, sedeften yapılmış bir kameo kabartmayı andırıyordu. Mermer ayaklığın üzerinde, yaklaşık doksan santim çapında cilalı, ahşap bir tabla vardı...."

              "Evet, bu bir sunak veya masa değil. Cilalı ahşaptan yapılma tabla aslında bir kapaktı ve derin bir bölümün üstünü örtüyordu. 
              Sienna; "Vaftiz kurnası mı?" diye sordu.
              Langdon başını salladı. "Dante bugün yaşıyor olsaydı, işte tam da bu kurnada vaftiz edilirdi...."

              "Kapağı kenarlarından sıkıca tuttu ve tek tarafından kaldırıp dikkatle kaydırarak kurnanın yanına yere bıraktı. Sonra, altmış santim genişliğindeki karanlık ve derin boşluğu inceledi."

              florencebaptismalfontpi.jpg



                Sayfa 310: 

                "Langdon slayt slayt ilerleyerek üç başlı şeytanın resmedildiği çeşitli sanat eserlerini gösterdi; Botticelli'nin Mappa'sı, Floransa Vaftizhanesi'ndeki Mozaik ve Andrea di Cione'nin, kürküne kurbanlarının kırmızı kanı bulaşmış olan korkunç siyah şeytan. 

                Botticelli'nin Mappa'sındaki üç başlı şeytan figürü

                satan-by-botticelli.jpg

                Floransa Vaftizhanesi'ndeki Mozaik

                1979766551_6bf84f584e_m.jpg

                Andrea di Cione'nin, kürküne kurbanlarının kırmızı kanı bulaşmış olan korkunç siyah şeytanı
                (Tam olarak burada bahsedilen resmi bulamadım ama şimdilik kafamızda bir fikir oluşması için Cione'nin siyahi şeytanınına ait bir fresk ekleyeceğim.

                triumph_death_detail_devil_ca_hi.jpg

                Sayfa 310:

                "Bu Domenico di Michelino'nun Floransa'nın duvarları dışında duran kırmızı cüppeli Dante'yi resmettiği tabloydu. "Eğer dikkatlice bakarsanız... o yıldızları görebilirsiniz."

                Sayfa 311:

                "Langdon, Michelino tablosunu gösterdi. Ufukta Dante'nin arkasında gökyüzüne doğru yükselen koni şeklinde bir dağ görünüyordu. İnce bir patika dağın etrafında gittikçe daralan bir şekilde dokuz kez dönerek tepeye doğru çıkıyordu. Çıplak figürler yolda çeşitli kefaretler ödeyerek acı içinde tepeye tırmanmaya çalışıyorlardı.
                Langdon, işte karşınızda Araf Dağı diye belirtti ve ne yazık ki bu yorucu, dokuz daireli tırmanış, cehennemin derinliklerinden cennetin nuruna çıkan tek yoldur. "

                (Bu resimden daha önceki sayfalarda da bahsedilmişti ama yine de buraya ekleyeceğim çünkü birkaç sayfa ayrıntılı bir şekilde bu resimden bahsediyor)

                Domenico-di-Michelino-Dante-Alighieri-an
                 
                Sayfa 311-312:

                "kanatlı bir melek Araf Dağı'nın eteğinde bir tahtın üzerinde oturuyordu. Meleğin ayaklarının dibinde bir sıra tövbekar, günahkar yukarı tırmanma izni bekliyordu. Meleğin elinde uzun bir kılıç vardı ve ucu tuhaf bir şekilde sıranın başındaki insanın yüzüne saplanmış gibi duruyordu....."
                "...... Melek kılıcını bu zavallı adamın alnına saplıyormuş gibi görünüyor ama öyle değil. Dante'nin metnine göre arafı koruyan melek, kılıcının ucunu ziyaretçilerin alınlarına birşey yazmak için kullanılır....."
                ".....Evet P harfi. BU P harfi paccatum u temsil ediyor. Latince günah demek. Ve yedi kez yazılması, Septem Peccata Mortalina'nın sembolüdür. Yani....
                Yedi Ölümcül Günah"

                Aslında yukarıdaki resimde de görülüyor ama bu resmin arka tarafında kalan Araf Dağı'nın yakınlaştırılmış hali

                Domenico+di+Michelino_Purgatory_Museo+de

                Sayfa 318:

                "Langdon'un içindeki simgebilim uzmanı anında bu spirali fark etti. Arşimet Spirali"

                ArchimedesSpiral.gif

                Sayfa 320'deki Khtonik canavarlarla ilgili bilgiyi 348. sayfadaki bilgiyle birleştirip vereceğim. Şimdilik geçiyorum bu konuyu...

                Sayfa 330:

                ".... kiralanmış bir fiat sedan, Duoma Meydanı'nı geride bırakıp Floransa'daki Santa Maria Novella Tren İstasyonu'na doğru Via dei Panzani'de hızla kuzeye ilerliyordu.

                santa-maria-novella-station.jpg

                Sayfa 330:

                "Tren istasyonuna yaklaşırken, Langdon'un her yıl katıldığı sanat konferansı etkinliklerine ev sahipliği yapan Grand Hotel Bagliani'yi geçtiler."

                PSA.A.2010.114886.017.jpg


                Sayfa 334:

                "Langdon "Botticelli'nin Mappa dell İnferno'su," dedi. Dante'nin Cehennem'inden ilham almış."
                "..... Sinskey resmin, Venüs'ün Doğuşu ve Primavera şaheserleriyle tanınan Botticelli'ye ait olduğunu öğrenince şaşırmıştı."

                La Primavera

                800px-Sandro_Botticelli_-_La_Primavera_-

                Sayfa 334:

                Biblioteca Apostolica

                "..... bu durumda aramamız gereken yer Vatikan'daki Biblioteca Apostolica."

                biblioteca-apostolica-vaticana.jpg

                Vatikan Kütüphanesi filoloji ve tarih alanları ile geriye dönük olarak teoloji, hukuk bilimi ve fen bilimleri alanlarında uzmanlaşmıştır ve dünyada bulunan en ünlü araştırma kütüphanelerinden biri olarak kabul edilmektedir. Roma kilisesinin önemli evraklarının saklandığı yer ve aynı zamanda kütüphane ve arşiv olarak hizmet veren kütüphanenin tarihi dördüncü yüzyıldan beri kayıtlıdır. Kütüphaneye serbest erişim hakkı üniversitelerin ve yüksek okulların doçentlerine ve asistanlarına, doktora çalışmalarını hazırlayan akademisyenlere, bu kütüphanede bulunan malzeme üzerinde çalışmasının gerekli olduğu belgelenmiş olan öğrenciler ile sahip oldukları yetkinlikler, ilgili bilimsel yayınlarla kanıtlanmış olan bilim insanlarına tanınmaktadır.

                  Sayfa 337:

                  "Vecchio Sarayı'ndaki Vasarti freskiyle ilgili uzun zamandır süren gizemi aktaran langdon, cerca trova kelimeleri için doğru yerin orası olduğunu belirtti.

                  "Ezeli düşmanının Vecchio Sarayı'nın üç blok ötede ölüme atlamış olması tesadüf olamazdı."

                  Sayfa 337:

                  "Daha önce size nazarlığımı gösterdiğimde ve onun hekimliğin simgesi olan yılanlı asa olduğunu söylediğimde duraksadınız...."
                  "........Bir önemi yok ama nazarlığınızın tıbbın eski bir simgesi olduğunu söylediniz ki bu doğru. Ama ona caduceus diyerek çok yaygın bir hata yaptınız. Caduceus'ta asanın üzerinde iki yılan ve tepesinde de kanatlar vardır. Sizin nazarlığınızda bir tane yılan var ve kanatları yok. Sizin sembolünüzün ismi..."
                  "Asklepios'un Asası"


                  "Langdon kadının kolyesine bakarak, 'Güzel bir nazarlık' dedi.'Lapis Lazuli mi?'
                  Sinskey başını evet anlamında sallayıp, dikey duran bir asaya sarılı yılan şeklinde kesilmiş taş nazarlığa baktı. 'Tıbbın sembolü; caduceus. Ama bunu bildiğinize zaten eminim."

                  Lapis Lazuli Taşı
                  Gems-Lapis.jpg
                  Lapis lazuli taşı özellikle Antik Mısır'da Firavunlar tarafından çok önem verilen kıymetli bir taştır. Mavinin taşı ya da gökyüzünün taşı anlamına gelmektedir. Taşın ruhu günah, kıskançlık ve korkudan arındırdığına inanılırdı.

                  Caduceus

                  219229-caduceus01_large.jpg


                  Asklepios'un Asası

                  2931.jpg

                  asklepios3.jpg

                    Sayfa 344:

                    Dükalar Sarayı ve San Marco Bazilikası

                    "Bildiğiniz gibi Venedik'te turistleri çeken iki önemli yer bulunur. Bu mekanlar dükalar tarafından yine dükalar için yaptırılmıştır. pek çoğunun mezarı oradadır. "

                    Dükler Sarayı (Palazzo Ducale) - Dükalar Sarayı

                    post-63818-0-88445100-1363573432.jpg

                    501287195_21b9a4e0e2_o.jpg

                    San Marko Bazilikası

                    StMarksVenice.jpg

                    venice_sanmarco1.jpg

                    Sayfa 346:

                    İskenderiye Kütüphanesi (Biblioteca Alexandria - La Biblioteca di Alessandria)

                    "İlk mouseion, İsa'nın doğumundan yüzyıllar önce Batlamyus tarafından İskenderiye Kütüphanesi'nde yapılmıştı. Daha sonra dünyanın çeşitli yerlerinde yüzlercesi yapıldı."

                    BibliotecaAlessandria.jpg

                    AlexandriaLibrary2.gif

                    7-Pharos-of-Alexandria.jpg

                    İskenderiye Kütüphanesi, MÖ 3. yüzyılın başlarında Mısır'ın İskenderiye kentinde Ptolemaios hanedanı tarafından kurulmuş olan antik kütüphanedir. Eski kaynaklar, burada 150 bin cilt el yazması eserin toplandığını kaydeder. Kütüphanenin varlığını 4. yüzyıla kadar sürdürdüğü bilinmektedir.
                    Kütüphanenin Sezar tarafından, İskenderiye'yi kuşattığı sırada yok edildiği görüşü çeşitli tarihi eserlerde yer almaktadır.  Sezar'ın kuşatmasında sadece bir bölümünün zarar görmüş veya yıkılmış olduğu da düşünülmektedir. Yakılan İskenderiye kütüphanesinin bulunduğu alanda Yeni İskenderiye Kütüphanesi yapılmış ve 2002 yılında hizmete açılmıştır. (Vikipedi)

                    2002 yılında yeni açılan İskenderiye Kütüphanesi

                    Egypt.Alexandria.BibliothecaAlexandrina.

                    Sayfa 346:

                    "Langdon zaten Venedik'in en ünlü müzelerini aklından geçirmeye başlamıştı. Akademi Galerisi, Ca'Rezzonico, Grassi Sarayı, Peggy Guggenheim Koleksiyonu. Correr Müzesi. Ne var ki hiçbiri tarife uymuyordu."

                    Akademi Galerisi

                    venice_gallerie_accademia_2.jpg

                    Ca'Rezzonico

                    ca-rezzonico_m.jpg

                    Grassi Sarayı

                    60141410151385534592643.jpg

                    Peggy Guggenheim Koleksiyonu (Palazzo Venier dei Leoni)

                    Peggy Guggenheim ABD'li bir sanat koleksiyoncusudur. Guggenheim sülalesinden gelmektedir. Evi, koleksiyon merakı neticesinde biriktirdiği eşyalarla birlikte müzeye dönüştürülmüştür.  Peggy Guggenheim Koleksiyonu ya da müzesi şu an 20. yüzyıl Avrupa ve Amerikan sanatı ile ilgili en önemli müzedir.

                    PeggyGuggenheim.jpg

                    venice-peggy-guggenheim.jpg

                    Correr Müzesi

                    correr-museum.jpg

                    Sayfa 348:

                    Aslında kelimenin efsanelerle ve canavarlarla ilgili daha derin bir tarihi var. Mitolojideki tüm tanrılara ve canavarlara "khitonik" denir. Mesela Erinye'lere, Hekate ve Medusa'ya bu isimler verilir çünkü yerin altında yaşarlar ve cehennemle bağlantıları vardır.

                    Hatırlarsanız sayfa 320'de Khitonikler konusundan şöyle bahsedilmişti.

                    "Batık sayarın derinliklerine in, orada kranlığın içinde bekler Khtonik canavar."
                    "....Khitonik.....kh harfi okunmaz..... yer altında yaşayan canavar demek."

                    Erinye’ler başkalarına zarar verecek şekilde haklarının dışına çıkan herkesi, insan veya ilah olduklarına bakmadan, evrendeki düzenin korunması için, merhametsizce cezalandıran ilaheler olarak tanımlanır.

                    erinyeler-vicdan%C4%B1n-sesleri.jpg

                    Hekate, ay ve gece ile ilişkilendirilmiş bakire tanrıçadır. Ay ve gecenin dışında ölüler,yeraltı ve büyücülük ile ilişkilendirilmiştir. Korkuyla karışık bir saygı uyandırır. Mitolojide çok ön planda olmayan Hekate'ye, özellikle erken hristiyanlık döneminde bir çok olumsuz anlam yüklenmiştir. Günümüzde Neopaganizmde sevilen bir tanrıçadır.

                    200px-Hecate_Chiaramonti_Inv1922.jpg

                    Medusa
                     
                    tumblr_ltmxcvR0RC1qjon2wo1_1280.jpg

                    Heykel, Bernini tarafından yapılmıştır.
                    Sayfa 360: 

                    "Donup kalıyorum. Far ışığına yakalanmış bir tavşan gibi baktığımın farkındayım."

                    Far ışığına yakalanmış tavşan sözcüğü İngilizce'deki "Like a Rabbit in the headlights" deyiminden ileri gelmektedir.  Tavşanlar araba farının ışığıyla direkt karşı karşıya kalınca donakalırlar ve hareket edemezler. Bu söz önemli kararlar verileceği bir noktada tüm dikkat kişinin üzerindeyken donup, hareket edememesi durumunda kullanılır. 

                    Yeri gelmişken Unkle albümündeki Thom Yorke ve DJ Shadow ortak çalışması olan Rabbit in Your Headlights şarkısını dinlemenizi tavsiye ederim.

                    Sayfa 360:

                    "Zobrist, 'Transhümanizmin insanlığın uzun süreli hayatta kalması için tek umut olduğuna inanıyorum.' diyor. Gömleğinin yakasını açıp, herkese omzundaki "H" dövmesini gösteriyor. Gördüğünüz gibi, kendimi bu konuya tamamıyla adadım." 

                    Transhümanizm geçiş insanı veya insanoğlunun iyileştirilmesi anlamına gelmektedir.  Bilim ve teknolojiyi insanın arzu edilmeyen sakatlık, acı çekme, hastalık, yaşlanma ve istenmeyen ölüm gibi bir takım hallerinin üstesinden gelebilmek için değerlendirilir. Sembolü >H veya H+ şeklindedir. 

                    evrim_ustun_insan2.jpg
                    Transhümanistlerin robot-insan hayali!

                    Konuyla ilgili olarak;

                    Sayfa 366:

                    "Sinskeyi bir kalem çıkarıp Zobrist'in fotoğrafının altına yazmaya başladı: Bir H harfi ve ardından gelen bir artı işareti. "Siz simgeleri iyi tanıyorsunuz," dedi. "Bunu tanıdınız mı?"
                    H+
                    Başını hafifçe sallayan Langdon, "H artı" diye fısıldadı. "Elbette, birkaç yaz önce kampüsün her yerine asılmıştı. Ben de bir tür kimya konferansı olduğunu sanmıştım." 
                    Sinskey, kendi kendine güldü. "Hayır, bu dünyanın en büyük transhümanizm toplantısı olan 2010 Hümanite Artı zirvesi için kullanılan simgeydi"

                    Bahsedilen afiş bu olsa gerek: 

                    humanity-plus-summit-2010.jpg

                    Sayfa 367: 

                    "Langdon, öjenik gibi bir şey." diyerek karşılık verdi. 



                    Sayfa 361:

                    "Badia Kulesi'nden atlarken oradaydım.
                    Onu son gören gözler benimkilerdi."


                       Robert Langdon'un giydiği "Harris Tweed" ceketi 



                      3_harris_1966427a.jpg

                      Kitabın yazarı Dan Brown 

                      dan_brown_2009_2.jpg

                      Bu da Robert Langdon'ı Tom Hanks'in oynadığı Melekler ve Şeytanlar filminden bir sahne

                      26271336-26271340-large.jpg

                      Sayfa 371: 

                      "Venedik'in Santa Lucia Tren İstasyonu gri taş ve betondan yapılma zarif bir yapıydı. Modern, minimalist bir tasarımı vardı. Devlet Demir Yolları Ferrovie dello Stato'nun FS harfli kanatlı sembolü dışında dış cephesinde hiçbir işaret yoktu."



                      santalucia_station.jpg

                        Sayfa 372:

                        "Kanala bir taş atımlık mesafede San Simeone Piccolo'nun bakır kubbesi gökyüzüne doğru yükseliyordu. Avrupa'nın mimari açıdan en eklektik kiliselerinden biriydi. Sıra dışı dik kubbesi ve daire şeklinde ibadethanesi Bizans stilindeydi. Mermer sütunlu giriş, Roma'nın Pantheon'undaki klasik Yunan mimarisinden resmeden mermer bir rölyef alınlık vardı. 

                        San Simeone Piccolo

                        060918-112243%20San%20Simeon%20Piccolo%2


                        Sayfa 372:

                        Büyük Kanal

                        "Langdon hızlanarak onlara yetişti. Mimariye hayran biri olarak Büyük Kanal'da bir gezintiyi aceleye getirmek onun için akıl almaz bir şeydi. 

                        Venice_bridge_grand_canal.jpg

                          Sayfa 373:

                          "Prosecco? Limoncello? Şampanya?

                          Prosecco Kuzeydoğu İtalya'da üretilen bir köpüren şaraptır.  

                          Limoncello, İtalya'da bizim türk kahvesi gibi yemeklerin üzerine shot yapılarak içilen, hazmı kolaylaştıran limonlu bir likördür. Tadını limonatanın içine karıştırılmış alkol gibi düşünün, tam karşılıyor. İtalya'dan gelirken şaraptan sonra alınabilecek en ideal hediyelik eşyadır. 

                          Sayfa 373:

                          "....büyük aracıyla gondolların arasında manevralar yaparken, zarif siyah araçları dümen suyunda aşağı yukarı inip çıkan çizgili tişörtlü gondolieri'ler ona yumruklarını salladılar. 

                          Gondol sürücülerinin üzerine giydikleri bu çizgili tişörtler gondolier olarak bilinir.

                          varie-letizia-809.jpg


                          Sayfa 373:

                          "Ponte degli Scalzi'nin zarif genişliğinin altında hızlanırken Langdon kıyıdaki tenteli restoranlardan yayılan yerel seppie al nero'nun kendi mürekkebiyle pişen kalamarın nefis kokusunu aldı. Kanaldaki bir virajı döndüklerinde  muazzam kubbeli San Geremia Kilisesi'ni gördüler. "

                          Ponte degli Scalzi

                          6777087397_647749915b_z.jpg



                          6461497345_e92144f687_z.jpg

                          Seppie al Nero

                          seppia-al-nero.jpg

                          San Geremia Kilisesi

                          Chiesa%20di%20S%20Geremia%20e%20Lucia.jp

                          San Geremia Kilisesi'nin kubbesine yakından bakalım:

                          5340071596_18956e8bc4.jpg



                          Sayfa 373:

                          "Langdon kilisenin yan tafafındaki yazıdan azizenin ismini okuyarak, "Azize Lucia" dedi. "Körlerin kemikleri."
                          "..... Kiliseyi gösterdi. 'Yazıyı görüyor musun? Azize Lucia buraya gömülmüş...... Ve birden Azize Lucia'nın körlerin koruyucu azizi olduğu aklıma geldi."

                          chiesa-s-geremia-4.jpg

                          Sayfa 374:

                          Langdon bir tabakta kendi gözlerini taşıyan Azize Lucia'yı resmeden yirmi kadar ünlü ressamı düşünerek, "Tanrı'nın işine akıl sır ermez," dedi. 

                          Cümlede bahsedilen resimlerden bazıları şunlar: 

                          200px-Santalucia.jpg

                          st.-lucia.jpg

                          santa_lucia.jpg

                          Santa%20Lucia_25550.jpg


                          Sayfa 376:

                          "Dante'nin Cehennem'de Azize Lucia'dan belirgin bir şekilde bahsettiğini hatırlayan Langdon, "Büyük ihtimalle," dedi. Lucia,Dante'nin yeraltı dünyasından kaçmasına yardım etmek için Vergillius'u çağıran kutsanmış üç kadından -le tre donne benedette- biriydi. Diğer iki kadın Bakire Meryem ve Dante'nin Beatrice'sidir ve Dante, Lucia'yı bunların arasında en yüksek mertebeye koymuştur. "

                          William Blake
                          St. Lucy Carrying Dante (Azize Lucia Dante'yi taşıyor)

                          x8Lbl1.jpg

                          Sayfa 377:

                          Casino Di Venezia

                          "Langdon kumarhanenin afişindeki kelimeleri hiçbir zaman tam olarak anlayamamıştı ama Rönesans stili muhteşem saray, Venedik manzarasının on altıncı yüzyıldan beri bir parçasıydı. Bir zamanlar şahsa ait bir malikane olan bu yer artık smokinle girilen bir kumarhaneydi. Burası besteci Richard Wagner'in 1883'te Parsifal operasını besteledikten kısa bir süre sonra kalp krizi geçirip öldüğü yerdi." 

                          Casino_di_Venezia.jpg

                          Sayfa 377:

                          Ca'pesaro Galleria Internatzionale D'arte Moderna: Uluslararası Modern Sanat Müzesi

                          "Kumarhanenin arkasında, barok stili rustik dış cephenin üzerinde daha da büyük koyu mavi bir pankart asılıydı. Üzerinde CA'PESARO: GALLERIA INTERNATZIONALE D'ARTE MODERNA (Uluslararası Modern Sanat Müzesi) yazıyordu." 



                          Sayfa 377:

                          Öpücük - Gustav Klimt 

                          "Yıllar önce Langdon içeri girmiş ve Gustav Klimt'in Viyana'dan ödünç olarak getirtilen Öpücük adlı başyapıtını görmüştü. Klimt'in birbirine sarılmış iki sevgilinin altın varaklı büyüleyici yorumu, sanatçının eserlerine tutku duymasına neden olmuş ve Langdon Venedik'in Ca'Pesaro Müzasi'nin modern sanata olan tutkusunu ateşleyen yer olduğuna inanmıştı."

                          klimt12.jpg


                          Sayfa 378:

                          Rialto Köprüsü

                          "İleride ünlü Rialto Köprüsü duruyordu. San Marco Meydanı'na giden yolu yarılamışlardı. Köprüye yaklaştıklarında Langdon başını kaldırıp yukarı baktı ve melankolik bir yüz ifadesiyle parmaklıklardan aşağı bakan yalnız figürü gördü."

                          rialtodj9.jpg




                          Dogana di Mare (Deniz Gümrüğü)


                          IMG_4357.jpg

                          Bahsedilen rüzgar gülüne detaylı bakmak istersek

                          "Günümüzde bu gözcü kulesinin tepesine, devasa altın rengi kaide üzeride, rüzgarla yön değiştiren kolları denizcilere kaderin bilinmezliğini hatırlatan kader tanrıçası şeklindeki bir rüzgar gülü yerleştirilmiştir."

                          dogana-di-mare-statues.jpg
                            Sayfa 380:

                            "Gondolun üzerindeki tek metal budur. Ferro di prua denir: Pruva demiri. Venedik'in bir resmidir. "
                            4774649404_fa739a6682_z.jpg

                            "Ferro'nun kıvrımlı şekli Büyük Kanal'ı, altı dişi Venedik'teki altı sestieri'yi veya bölgeyi, uzun bıçağıysa Venedik dükasının miğferini temsil ediyordu."

                            Venedik bahsedildiği gibi 6 bölgeye ayrılıyormuş.

                            venice-sestieri-map.png


                            Sayfa 381:

                            "Batma eğilimi yüzünden yüksek binaların inşa edilmediği şehirdeki yüksek yapı olan San Marco Çan Kulesi, Venedik'in kanallar ve geçitler labirentine girenlere yol gösterici bir işaret kulesi işlevi görüyordu,..."

                            San Marco Çan Kulesi

                            st-marks-campanile-bell-tower-venice.jpg


                            "Venedik'e gelen ziyaretçiler, şehrin essiz havasını pek çok nefes kesici mahalde soluyabilirdi ama Langdon'un en sevdiği yer Riva degli Schiavoni'ydi."

                            Riva degli Schiavoni

                            riva.jpg


                            Sayfa 383:

                            Sospiri Köprüsü


                            "... Venedik'in en ünlü köprülerinden biridir." Kitapta da bahsedildiği üzere aynı zamanda Ahlar Köprüsü olarak da biliniyor. Langdon'un bahsettiği film ise

                            large_jk1LImTHfmmLInBWUF5b4237UkK.jpg


                            Sayfa 384:

                            "Maurizio, kendi bindikleri limo palamar yerine yaklaşırken, oradan ayrılmakta olan gondolcuya seslendi. San Marco Meydanı ile Dükalar Sarayı'na yüz metre mesafedeki Hotel Danieli'nin önünde yer bulmuştu." Otelin resmini özellikle paylaşmak istedim çünkü sol tarafta maskeleri satan tezgaha bakarsanız Langdon'un sonraki sayfalarda bahsettiği maskeler sanırım bunlar, en alttakiler veba hekimi maskelerini olsa gerek.

                            1156554295.jpg

                            Sayfa 386:

                            "Yıllar önce tıp fakültesindeyken nişanlısıyla birlikte Venedik'e gelmiş ve Murano Cam Müzesi'ni ziyaret etmişti."

                            Murano Cam Müzesi (Museo del Vetro)
                            2334469-Glass_Museum_Murano.jpg

                            Sayfa 390:

                            San Marco Bazilikası 1 sayfa önce paylaşılmıştı. 

                            "Girişteki sütunlardan birinin tepesinde, San Theodore'nin tuhaf heykeli, öldürdüğü ejderhasıyla gururla poz veriyordu. Langdon bu ejderhayı daha çok timsaha benzetirdi."

                            12europe169.JPG


                            "İkinci sütunun tepesinde Venedik'in her yerinde görülen sembol vardı: Kanatlı aslan. Üzerinde latince Pax tibi marcei evangelista meus(Huzur içinde yat, sevgili vaiz Markos) yazan açık bir kitabın üstüne tek pençesini koymuştu. efsaneye göre bu sözler, Aziz Markos'un Venedik'e gelmesi üzerine bir melek tarafından söylenmişti ve naaşının bir gün burada yatacağını varsayıyordu."

                            KnNg25.jpg

                            Sayfa 391:

                            "Langdon meydanın dirseğine doğru ilerlerken tam karşısında, San Marco Saat Kulesi'nin mavi cam kadranını gördü. James Bond Ay Harekatı filminde kötü adamı bu saat kulesinden aşağı atmıştı."

                            Crowd+In+Front+of+Clock+Tower,+San+Marco

                            Saatin mavi kadranı 

                            Venice-San-Marco-tower-clock-square-zoom
                                Sayfa 394:

                                "Kilisenin merkez yükseltisinin üstündeki ince San Marco heykeli, kendi ismini taşıyan meydana bakıyordu. ayaklarının altındaki sivri tepeli kavis, gece mavisine boyanmış ve üzeri altın yıldızlarla bezenmişti. Altın kanatlı Venedik aslanı, şehrin parıldayan maskotu olarak bu renkli zeminin üzerinde duruyordu."

                                basilica_san_marco.jpg


                                "San Marco, işte bu altın aslanın altında, en ünlü hazinelerinden birini gösteriyordu. Dört büyük bakır at akşamüstü güneşinde ışıldıyordu."

                                San Marco'nun Atları

                                venice-5a.jpg

                                "Her an aşağıdaki meydana atlayacakmış gibi duran bu dört paha biçilmez at, Venedik'teki pek çok hazine gibi, Haçlı Seferleri sırasında İstanbul2dan yağmalanarak getirilmişti."

                                "Yağmalanarak getirilen bir başka sanat eseri de kilisenin güneybatı köşesinde, atların altında duruyordu: Tetrark olarak bilinen mor bir porfirdi. Heykel, on üçüncü yüzyılda İstanbul'dan getirilirken ayağının kırılıp kaybolmasıyla tanınıyordu. 19602larda ayak, mucizevi bir şekilde İstanbul'da bulunmuştu. Venedik, heykelin kayıp parçası için istekte bulunmuş, Türk yetkililerse basit bir mesajla cevap vermişlerdi:Siz bizim heykelimizi çaldınız, biz de ayağı vermiyoruz."

                                The-Tetrarchs-big.jpg

                                "İri yarı çingene kadın, Venedik maskelerinin asılı durduğu, uzun bir sopa tutuyordu. Çoğu volto intero tarzında yapılmıştı"

                                yarım yüz şeklindeki Colombina

                                venetian-mask-colombina-monica-gold-whit

                                üçgen çeneli Bauta

                                trad-bauta-decor-white-gold.jpg

                                ipsiz Moretta

                                moretta.jpg

                                ve veba hekimi
                                plague5.jpg

                               Sayfa 396:

                              Runnymede Çiftliği - New Hampshire

                              "Langdon bir keresinde New Hampshire'daki tarihi Runnymede Çiftliği'nde bir ünlünün düğününe katılmıştı. Burası Kentucky Derbisi'nin birincisi Dancer's Image'ın vatanıydı."

                              Runnymede Farm: Çiftliğin haritasını ekleyeceğim, oldukça büyük bir alana sahip... 
                              mapmed.jpg

                              18sUM6.AuSt.79.jpeg

                              Kentucky Derbisi Birincisi Dancer's Image

                              9781609490959_p0_v1_s260x420.JPG

                              Cümleye kaldığı yerden devam edelim. 

                              Sayfa 396: 

                               "Davetin bir parçası olarak misafirler ünlü atlı gösteri topluluğu Behind the Mask'ten bir gösteri izlemişlerdi. Biniciler göz kamaştırıcı Venedik kostümleri ve yüzlerini gizleyen volto maskeleriyle muhteşem bir gösteri sunmuşlardı. Grubun siyah Fresian Atları, Langdon'un gördüğü en büyük atlardı. dev gibi endamlarıyla bu muhteşem hayvanlar güçlü kasları, tüylü toynakları ve zarif boyunlarının arkasında uçuşan doksan santimlik yeleleriyle hızla koşuyorlardı."


                              Venedik kostümü ve yüzü gizleyen volto maskesi  ile Behind the Mask Gösteri Topluluğu ve Fresian Atları

                              KPaoP7.jpg

                              pheonixl.jpg

                              Bu da bir Friesian atı, gerçekten de muhteşemlerrrrrr

                              Friesian1.jpg


                              Sayfa 396-397

                              "Aslı equus robustus olan soyun modern ismi anavatanları ve grafik sanatçısı M.C. Escher'in doğum yeri olup Hollanda eyaleti Friesland'den gelen Friesian'dı."

                              M.S. Escher

                              220px-EscherSelf1929.jpg


                              Sayfa 404: 

                              Chiesa d'Oro : Golden Church / Church of Gold (Altın Kilise)

                              "Hava altın kokuyor.

                              Robert Langdon daha önce de büyük katedraller görmüştü ama San Marco'daki Chiesa d'Oro'nun etkisi bambaşkaydı. Yüzyıllar boyunca, San Marco'nun havasını solumanın bile kişiyi zenginleştireceği iddia edilmişti. Bu ifade sadece bir benzetme değil, gerçeğin ta kendisiydi. 

                              Milyonlarca altın karodan meydana gelen iç kaplamalar sebebiyle, havada uçuşan tozlar bile altın parçacıkları içeriyordu. Havadaki bu altın tozu, batı penceresinden giren parlak gün ışığıyla birleştiğinde, insanların hem ruhsal bir zenginliğe kavuşmasını hem de derin nefes aldıklarında, ciğerlerini yaldızlayan dünyevi bir zenginlik kazanmalarını sağlayan canlı bir atmosfer yaratıyordu."

                              Yapının zengin dizaynı için, Bizans mozaikleri Venedik'in zenginlik ve gücünün bir sembolu olarak yaldızlandı. 11nci yüzyıldan beri yapı onun takma adı Chiesa d'Oro (Church of gold) altın kilise ile bilinir. (Vikipedi)

                              st-marks-basilica.jpg

                              chiesa_d_oro_0.jpg


                              4658672671_1d58f13273.jpg

                              coupoleia2.jpg

                              Sayfa 405: 

                              Pala d'Oro - Altın Bez

                              "İkinci kata geldiklerinde aşağıda uzanan bazilikayı olduğu gibi görebiliyordu. Yunan haçı biçiminde yapılan mabet, San Pietro veya Notre Dame'ın uzatılmış dörtgenlerinden çok kare görünümüdeydi....."

                              "....... Kilisenin sunağı, üzerine heybetli bir haçın kondurulduğu sütunlu bir perdenin arkasına yerleştirilmişti. Zarif bir sayvanla korunuyorve dünyadaki en değerli mihrap arkası eserlerinden birine sahip olmakla övünüyordu. Ünlü Pala d'Oro ile... Geniş bir simli zemin oluşturan bu "altın bez" daha önceki eserlerin -en çok da Bizans simi- tek bir gotik çerçeve oluşturacak şekilde dokunmasıyla elde edilen bir kumaştı. Bin üç yüz inci, dört yüz lal taşı, üçyüz safirden başka pek çok zümrüt, ametist ve yakutla süslenen Pala d'Oro'nun, San Marco atlarıyla birlikte Venedik'in en güzel hazinelerinden biri olduğu kabul ediliyordu."

                              San Marco Basilikası'nın Haçı

                              Venice_San_Marco_Interior.jpg

                              Pala d'Oro - Altın Bez

                              san-marco-pala-d-oroii.large.jpg

                              8056719025_5aff4a9ca8.jpg

                              Sayfa 405:

                              Havariyyun Kilisesi (Havariler Kilisesi) ya da Hagia Apostolea - Yerinde bugün Fatih Camii vardır. 

                              Mimari açıdan bazilika kelimesi, Avrupa veya Batı'da inşa edilen Doğu veya Bizans tarzı kilise anlamına geliyordu. Konstantinopolis'teki Havariyyun Kilisesi'nin bir taklidi olan San Marco'nun öylesine doğulu bir tarzı vardı ki rehberlerde genellikle, çoğu Bizans katedrallerinden dönüştürülmüş Türk camilerini görmeye eşdeğer sayılacağı yazılırdı. 

                              Havariyun Kilisesi, I. Constantinus tarafından mezar şapeli olarak planlanmış ve “tüm havariler”e adanmıştır. İçi ise çağının en büyük ustalarına akıllara durgunluk verecek bir görkemde yapılmıştır. Latin işgali zamanında kilise tahrip edilince Fatih Sultan Mehmet tarafından yıktırılıp, yerine 1461 yılında  Fatih Camii'sini yaptırılmıştır. İlk “Selatin Camii” olma özelliği taşıyan bu camii ise 1766 yılındaki depremden sonra yıkılınca, aslından farklı olarak yeniden inşa edilmiştir.

                              new_mosque2.jpg

                              Sayfa 406: 

                              San Marco Hazinesi - Tesoro della Basilica di San Marco

                              "Langdon, San Marco'nun Türkiye'deki göz alıcı camilerin yerine geçebileceğini düşünmese de Bizans sanatına düşkün birinin, kilisenin sağ kolundaki gizli odalardan birini görünce tatmin olacağını itiraf etmek zorundaydı. Bu odalarda San Marco'nun Hazinesi denilen, İstanbul'un yağmalanması sırasında elde edilen ikonolar, mücevherler ve kadehlerden oluşan iki yüz seksen üç parçalık bir koleksiyon vardı."

                              2428-2-grande-1-venezia-san-marco-calice



                              6660058888d.jpg 

                              Qantara Mediterranian Heritage Sayfasında bu üstteki vazo ile ilgili şu bilgiler verilmiştir. 

                              Glass vase of the Treasury of Saint Mark's of Venice
                              • Title/name : Glass vase of the Treasury of Saint Mark's of Venice
                              • Production place : Istanbul (Constantinople) ( ?), Turkey
                              • Date / period : Tenth century
                              • Materials and techniques : Purple painted glass with gilt, gilded silver stand, blue stones
                              • Dimensions : H. 17 cm; W. with handles 33 cm; D. 17 cm
                              • Conservation town : Venice
                              • Conservation place : Treasury of Saint Mark's Basilica
                              • Inventory number : n°109

                              Sayfa 405'teki San Marco Atlarıyla ilgili bilgiyi Sayfa 397'dekilerle birleştirelim.

                              San Marco Atları’nın Yolculuğu:

                              Sayfa 397:

                              San Marco Atları Hipodrom'dan San Marco Katedrali'ne Götürülüyor.

                              "Dört bakır at, dördüncü yüzyılda Sakız Adası’nda ismi bilinmeyen bir heykeltrai tarafından yapılmış ve II. Theodisius onları Konstantinopolis’teki Hipodrom’da sergilenmesi için gönderene kadar orada kalmıştı."

                              "Dördüncü Haçlı seferleri sırasında Venedikli güçler Konstantinopolis’i yağmalayınca baştaki düka dört kıymetli heykelin gemiyle Venedik’e geri götürülmesini emretmişti. Büyüklükleri ve ağırlıkları yüzünden bu neredeyse imkansız bir yolculuktu. Atlar, 1254 yılında Venedik’e varmış ve San Marco Katedrali’nin ön cephesine yerleştirilmişti."

                              800pxveneza47.jpg

                              Sayfa 397:

                              San Marco Atları, Paris  Zafer Takı'nda...

                              "Beş yüz yıldan uzun bir süre sonra 1797’de Napolyon Venedik’i fethetmiş ve atları kendisi için almıştı. Atlar, Paris’e götürülüp Zafer Takı’nın tepesine yerleştirilmişti."

                              800pxhippolytebellangun.jpg

                              Sayfa 397:

                              San Marco Atları, Zafer Takı'ndan tekrar San Marco Bazilikası'na götürülüyor. 

                              "Sonunda 1815’te Napolyon, Waterloo’da yenilip sürgüne gönderilince atlar, Zafer Takı’nın tepesinden vinçle indirilip Venedik’e mavnayla geri gönderilmiş ve San Marco Bazilikası’nın ön balkonuna geri yerleştirilmişti......."

                              "........Dekoratif yakalar, atların boyunlarına, Konstantinopolis’ten Venedik’e yapacakları gemi yolculuğu sırasında zedelenmesin diye kesilen başların eklem yerlerini gizlemek için 1204 yılında Venedikliler tarafından eklenmişti."

                              Şu an San Marco Bazilikası balkonunda duran atlar replikadır. Orjinalleri bir altta gösterilmiştir. 
                              800pxveneza38.jpg

                              Sayfa 407:

                              San Marco Atları'nın orjinalleri  San Marco Basilikası'nın içinde saklanıyor. 

                              “Balkondaki atlar aslında kopya. San Marco’nun gerçek atları güvenlik ve koruma sebepleriyle içeride tutuluyor.
                              Langdon onları koridordan, iyi aydınlatılmış bir girintiye doğru götürdü.  Burada benzer bir atlı dörtlüsü, tuğla bir zeminden üzerine atlıyormuş gibi görünüyordu.
                              Langdon hayranlıkla heykellere baktı.  İşte asılları bunlar.”

                              800pxhorsesofbasilicasa.jpg

                              Sayfa 408:

                              Carmagnola (Francesco Bussone di Carmagnole)

                              "Eğer kesilen başları görmek istiyorsan sana başı kesilen ünlü Carmagnola'yı gösterebilirim"

                              Francesco Bussone (1380-Venedik 1432) Milano dükü Filippo Maria Visconti’nin hizmetinde (1416-1423) çalışmış olan Bussone, dükün Milano üzerinde egemen olmasını sağlamış ve onun adına Bergamo, Brescia, Parma, Piacenza, Novara, Alessandria ve Cenova’yı ele geçirmiştir. 1425 yılında Venedik’in hizmetine girmiş ama Milano adına casusluk yaptığından kuşkulanılarak 1432 yılında idam edilmiştir.

                              Carmagnola İtalyanca bir kelimedir ve Türkçe okunuşu karmanyola şeklindedir. Bu kavram okunuşu gibi Türkçeye geçmiştir. 'Karmanyola' kent içinde ıssız bir yolda ölümle tehdit ederek yapılan soygunculuğa verilen addır.


                              carmagnola.jpg

                              Sayfa 409:

                              Haçlılara Vaaz Veren Dandolo - Gustave Dore (Dandolo, Doge of Venice, Preaching the Crusade)

                              Gustave Dore'nin, toplanmış kalabalığı haçlılara katılmaları için yüreklendiren, kollarını yukarı kaldırmış, kör ve yaşlılıktan pürsümüş bir dükayı betimlediği ünlü resim. Dore'nin çizdiği resmin ismi hala hafızasındaydı. 'Haçlılara Vaaz Veren Dandolo.'
                              "Langdon yüksek sesle , 'Enrico Dandolo,' dedi. Sonsuz ömür süren Düka."

                              dandolodogeofveniceprea.jpg

                              Enrico Dandolo (Henricus Dandolo)

                              doge_enrico.jpg

                              Sayfa 412:

                              Kağıt Kapısı - Porta della Carta (Paper's Door - Paper Gate) 

                              "Bazilikanın güneybatı köşesinden sola dönerek "Kağıt Kapısı"na doğru ilerlediler. Burası Bazilika'yı Dükalar Sarayı' na bağlayan ek binaydı. Dükalar buraya halkın okuması için kararnameler astıkları için bu isim verilmişti. 

                              Sol taraf: San Marco Bazilikası
                              Ortataki Kapı: Kağıt Kapısı
                              Sağ Taraf: Dükalar Sarayı (Dükler Sarayı)

                              4761203144_fc89945a69.jpg

                              Kağıt Kapısı - Porta della Carta (Paper's Door) 

                              2739709835_f4bddf618c.jpg


                              Kağıt Kapısı üzerindeki süslemeler ve heykeller:

                              4720860247_951282c77e.jpg

                              ft238nb1nr00000.jpg

                              Sayfa 415:

                              San Marco'nun Taş Mezarı

                              "San Marco mahzeni benzerlerinden farklıydı. Hala hizmet veren bir şapeldi ve Aziz Markos'un kemiklerinin yanında düzenli ayinler yapılıyordu.

                              Langdon bu kutsal yeraltı mahzenine yaptığı önceki ziyaretlerini hatırlamaya çalışırken Sienna'nın büyük ihtimalle lux eterna'yı. Mahzenin ortasındaki Aziz Markos'un mezarını aydınlatan elektrik ışığını gördüğünü düşündü."

                              Sayfa: 416:

                              "Langdon, mahzenin ortasına Aziz Markos'un mezarını aydınlatan ışığa baktı. Bazilikanın adaşı sunağın arkasındaki taş mezarda yatıyordu. Sunağın önünde Venedik'in Hristiyan aleminin kalbinde ibadet etmeleri için davet edilen şanslı kişilere ayrılmış kilise sıraları duruyordu."


                              14ats.jpg

                              Sayfa 417:

                              Henricus Dandolo.

                              "....Langdon'un hafızasının derinliklerinden gelen görüntü.. gösterişli bir çini zamine gömülmüş olan yıpranmış bir mermerin üzerine yazılmış Dandolo'nun latince ismiydi.
                              Henricus Dandolo."

                              3542847221_54dc5d03b5_z.jpg?zz=1

                              Sayfa 424:

                              Shime Waza Tekniği

                              "Pek sayılmaz, shime waza denilen bir judo tekniği kullandım. Size zarar vermek gibi bir niyetimiz yoktu."

                              katahajime.png

                              Sayfa 424:

                              ECDC


                              "Langdon adamın üniformasındaki yeşil rozete baktı; ECDC harfleriyle çevrelenmiş bir yerküreydi. Langdon sembolü ve akronimi daha önce hiç görmemişti."

                              Sayfa 426:

                              "Ajan Brüder ve adamları Teftiş ve Tepki Desteği isimli bir ekipten. Avrupa Hastalık Önleme ve Kontrol Merkezi'nin himayesi altında çalışıyorlar.

                              ecdclogo.png

                              Sayfa 431:

                              Kokytos Nehri

                              "Sahnede Dante'nin cehennem hayalinden görüntüler vardı.. Yeraltında akan Kokytos Nehri"

                              275px-Gustave_Dore_Inferno34.jpg

                              dante-cocytus.jpg

                              Satfa 433:

                              Venedik Marco Polo Havalimanı

                              "Venedik Marco Polo Havalimanı'na doğru yön değiştiren The Mendacium, manevra yaparken geminin motorlarından gelen sesler adeta Langdon'un içinde yankılandı."

                              marcopolo3.jpg

                              Sayfa 435:

                              Fondamenta Vin Castello

                              "Rialto Köprüsü'nün üzerindeki turist kalabalığının arasında ilerlerken tekrar koşmaya başladı. Fondamenta Vin Castello'nun yürüme yolunda batıya doğru koşuyordu."

                              85680759.jpg



                              Sayfa 438:

                              Manila - Filipinler

                              Zengin deniz yatakları ve büyüleyici ovaları olan Filipinler'in coğrafi bir güzellik harikası olduğunu okumuştu. Grup, dünyanın en yoğun nüfuslu şehri olan Manila'da izdihamın arasına karıştığında Sienna'nın şaşkınlıkta ağzı açık kalmıştı. Bu boyutta bir yoksulluğu daha önce hiç görmemişti.

                              Manila sokaklarından görüntüler:

                              LLP2D00Z.jpg
                              manilaphilippines.jpg

                              Sayfa 440: 

                              Dim mak Tekniği

                              "Dövüş sporları dersi aldı ve öldürücü dim mak tekniğinde ustalaştı ama nereye gitse kendini hala tehlikede hissediyordu."

                              pressure_point_chart.gif


                              Sayfa 441:

                              Malthus Felaketi - T. R. Malthus

                              "Zobrist'in matematiksel denklemlerine çalıştı, onun Malthus felaketi ve türlerin yaklaşmakta olan çöküşü ile ilgili tahminlerini okuyarak kendini eğitti."

                              Malthus, nüfusun geometrik, yiyecek arzının ise aritmetik bir şekilde artacağını ve bu durumun kitlesel açlığa yol açacağını savunmaktadır. Malthus'un nüfus teorisi, doğrudan nüfusun artışına değil de yiyecek arzının artışının nüfus artışına yetişmemesi durumuna karşı çıkmaktadır. Malthus, ortaya çıkacak açlık ve sefaleti önlemek için nüfus artışını engelleyecek tedbirlerin alınmasını zorunluluk olarak görmüştür.

                              T. R. Malthus
                              thomasmalthus.jpg
                              malthusbasictheory.png
                              Sayfa 442: 

                              Magnificent Mile

                              Kar tepecikleri arasından kör edici kar beyazına karşı yakamı kaldırmış bir halde rüzgara açık Magnificent Mile boyunca yürüyorum."

                              Red_Roof_Chicago_Downtown_Magnificent.jp

                              Sayfa 451:

                              "Muhteşem Frari Kilisesi'nin doğusunda bulunan Pietro Longhi Atölyesi, Venedik'in tarihi kostümler, peruklar ve aksesuvarlar satan belli başlı mağazalarından biriydi. Müşteri Listesi; film şirketleri, tiyatro toplulukları ve Venedik Karnavalı'nın abartılı baloları için onları giydirecek personelin uzmanlığına güvenen nüfuzlu kişilerden oluşuyordu."

                              Frari Kilisesi

                              Santa-Maria-Church-in-San-Polo-Frari.jpg

                              Pietro Longhi Atölyesi

                              Pietro-Longhi-007.jpg

                               atölyenin web sitesi - http://www.pietrolonghi.com/home.php - 

                              Sayfa 466: 

                              "O sırada, Venedik kıyılarının yarım mil açığındaki Lido Adası'nda zarif bir Cesna Citation Mustang, Nicelli Havaalanı'nın pistinden havalanarak alacakaranlıkta gökyüzüne yükseldi."

                              Lido Adası

                              250px-Leguna_Veneta.png

                              Nicelli Havaalanı

                              map.gif
                              022690.jpg


                              Sayfa 467: 
                              "Burası ikiye bölünmüş bir dünya, karşıt güçlerin şehriydi: Dindarlarla laikler; eskiyle yeni; Doğu'yla Batı... Avrupa ile Asya arasındaki coğrafi sınırda duran bu ebedi şehir, gerçekten de Eskidünya'dan daha da eski bir dünyaya uzanan bir köprüydü.
                              İstabul."

                              "Şehir; Topkapı Sarayı, Sultan Ahmet Camii, Yedikule ile folklorik savaş, zafer ve yenilgi efsaneleriyle doluydu."

                              Topkapı Sarayı

                              TopkapiSarayi.jpg

                              Sultan Ahmet Camii

                              sultan_ahmet_camii_16110827.jpg

                              Yedikule

                              2227561.jpg

                              Sayfa 468: 
                              "Boğaziçi ilkbaşta İstanbul'u ikiye bölen geniş bir yarık gibi görünüyordu. Ama Langdon, kanalın İstanbul'un ticaretinin hayat kaynağı olduğunu biliyordu."


                              "Ve Dandolo, fethettiği şehrin sunabileceği en kutsal yerde; günümüze kadar bölgenin en değerli mücevheri olarak kalan binada ebedi istirahatgahına yerleştirilmişti.
                              Ayasofya"

                              "MS 360 yılında inşa edilen Ayasofya, Enrico Dandolo ve Dördüncü Haçlı Seferi ordusunun şehri fethettiği 1204 yılına kadar Doğu Ortodoks Katedrali olarak hizmet vermiştir. On beşinci yüzyılda, Fatih Sultan Mehmet'in Konstantinapolis'i ele geçirmesinden sonra camiye dönüştürülmüş ve 1935 yılında müze haline getirilene kadar Müslümanların ibadethanesi olarak hizmet vermişti."
                               
                              Sayfa 469: 

                              "Langdon oturup Gülensoy'un son filmi Ayasofya'nın Derinliklerinde 'den bahseden makaleyi okumuştu.Hürriyet Daily New dahil çeşitli haber kaynaklarından derlenmişti."

                              Göksel Gülensoy 

                              fft64_mf1458042.Jpeg

                              Belgesel film yapımcısı Göksel Gülensoy kitapta kendinden bahsedildiğini bilmiyormuş. Radikal'de onun üzerine bir ropörtajı var.

                              ve çalışmalarını dünyaya duyurmak için bir de sitesi var - http://www.beneaththehagiasophia.com/ - 

                              Hürriyetteki 2009 tarihli makaleden alıntı "1998 Kasımı’nda NTV için yapımına başlanmış, ancak maliyeti bütçeyi aşınca kanal projeden çekilmişti. 2001’e kadar kendi kaynaklarıyla çekimi sürdüren Göksel Gülensoy, parası tükenince yurtdışına gitmiş, 2007’ye kadar çeşitli TV kanallarında çalışıp para biriktirmişti. Dönüşte de gereken izinleri alıp filmi geçen ay tamamlandı. Cahit Berkay müziğini besteledi, Yetkin Dikinciler metni seslendirdi. Film ekim ayında Antalya Film Festivali’nde gösterime çıkacak. Daha sonra ulaslararası yarışmalara katılacak.



                              Sayfa 471: 

                              "Langdon, hazmat giysileri içinde bir grup DSÖ çalışanı tarafından karşılanacağını düşünmüştü."

                              hazmat_taining2.jpg

                              "Kızıl haç mı gelmiş? Langdon tekrar bakınca kırmızı haç amblemini kullanan diğer kuruluş olduğunu anladı. İsviçre Elçiliği."

                              Kızıl Haç

                              "Uluslararası Kızılhaç Komitesi Cenevre, İsviçre merkezli bir insani yardım kuruluşu. ICRC uluslararası ve iç çatışmalarda kurbanları korumak için yetki almıştır. Kurbanlar savaş yaralıları, esirlermültecilersiviller ve diğer muharebe dışı zarar görenler olarak sayılabilir. Kurum üç kez Nobel Barış Ödülü (1917, 1944, 1963) kazanmıştır." Kaynak:Vikipedi

                              İsviçre Elçiliği amblemi

                              AmbassadeSuisseBangkok.jpg



                              Sayfa 474: 

                              "Langdon on beş kilometrelik bu yolun Avrupa'daki en güzel yollardan biri olduğunu düşünürdü. İstanbul'un eskiyle yeni karşılaşmasının mükemmel bir örneği olan cadde kısmen, ismini aldığı adamda - John F. Kennedy - bin altı yüz yıl önce yapılmış olan Bizans surlarının yanından ilerliyordu.

                              Kennedy Caddesi

                              Kennedy_avenue.png

                              85350909.jpg

                              Yenikapı İskelesi
                              23002435.jpg

                              "Eşsiz bir deniz manzarası sunan Kennedy Caddesi, ağaçlıklı ve tarihi mekanları arasında kıvrılıyor, Yenikapı İskelesi'ni geçtikten sonra Boğaz'a dönerek oradan kuzeydeki Haliç'e doğru ilerliyordu."

                              "Hz. Muhammed'e ait olduğu söylenen bir hırla ve kılıcın da dahil olduğu Osmanlı hazinesine ve manzaraya bakmak için buraya akın ediyorlardı."

                              Hırka-i Şerif  (Topkapı Sarayı)

                              62608.jpg

                              Hz. Muhammedin Kılıcı 
                              Hz.-Muhammedin-k%C4%B1l%C4%B1c%C4%B1-2.j

                              Sayfa 476: 

                              "Zihninin karanlıklarında istenmeyen bir görüntü belirdi: Veba'nın sefaletin ve işkencenin deniz kenarındaki bir şehri yerle bir edişini tasvir eden Bruegel'in Ölümün Zaferi tablosu."

                              death.jpg

                              Sayfa 477: 

                              "Daha önceleri, Sultanahmet Camii'nin peri masalından çıkmış gibi görünen şerefeli minarelerinin, Disney World'deki Cinderella şatosuna ilham verdiğini okumuştu."

                              cinderella+castle3.jpg

                              "Sultanahmet Camii, ingilizcede Mavi cami anlamına gelen Blue Mosque ismini iç duvarlarını kaplayan göz alıcı mavi çinilerden almıştı."

                              Interior-of-the-Blue-Mosque-Sultan-Ahmed

                              Sayfa 477: 

                              "Sultanahmet Parkı'ndaki geniş yapraklı ağaçlar, grup patikada yürürken onları yağmurdan bir miktar koruyordu. Yürüyüş yollarına, ziyaretçileri parkın ilgi çekici yerlerine yönlendiren tabelalar yerleştirilmişti: Luksor'dan getirilen bir Mısır dikilitaşı; Delfi'deki Apollon Mabedi'nden getirilen Yılanlı Sütun; Bizans İmparatorluğu zamanında "sıfır noktası" kabul edilerek, tüm mesafelerin ölçüldüğü Milyon Taşı (Million Anıtı)"

                              Mısır dikilitaşı

                              shamil_bezimyanil_dikilitas1.jpg


                              Yılanlı Sütun

                              burmal-stun-stanbul-tarihi-ve-turistik-y

                              Milyon Taşı (Million Anıtı)

                              4995249359_27a6ae4246_z.jpg


                              Sayfa 478:

                              Ayasofya'nın Kubbesi ve dört minaresi

                              "Yağğmurda parıldayan Ayasofya'nın dev cüssesi, kendi başına bir şehir gibiydi. Kenarları gümüş grisi, inanılmayacak kadar geniş merkez kubbesi, çevredeki diğer kubbeli binaların üstünde duruyor gibiydi. Her birinin tek şerefesi ve gümüş grisi bir alemi bulunan dört minare, binanın köşelerinden yükseliyordu. Merkez kubbeden o kadar uzaktakiler ki, aynı yapıya ait olduklarına inanmak güçtü."

                              Gönderilen Fotoğraf


                              Sayfa 479:

                              Atatürk Havalimanı (Yeşilköy Havaalanı)

                              "Uçak, Atatürk Havalimanı'nın devlete ait hangarına park eder etmez Sinskey ve ekibi uçaktan inmiş...."





                              Sayfa 480:

                              libi Company ve Alibi Network

                              "İnternetten bulunabilecek Alibi Company ve Alibi Network gibi şirketler dünya çapında sadakatsiz eşlere paçayı kurtarmanın yollarını sunarak servet kazanıyorlardı."



                              Sayfa 481:

                              UFO aldatmacası:

                              "1947 yılında Amerikan Hava Kuvvetleri dikkatleri Rosswell, New Mexico'da yaşanan bir uçak kazasından uzaklaştırmak için ayrıntılı bir UFOaldatmacası kurgulamıştı. 

                              Rosswell Daily Record Gazetesi'nin ele geçen ufo enkazıyla ilgili manşetten vermiş olduğu haber

                              Gönderilen Fotoğraf 


                              Sayfa 482:

                              C-130 

                              "C-130'un eğreti toplantı masasında konuşmalar alevleniyordu. DSÖ memurlarından bazıları televizyonda konuşuyor, bazıları da aralarında tartışıyordu."


                              Sayfa 482: 

                              Nicelli Havaalanı

                              "Telefondaki memur, Nicelli Havalanı diye cevap verdi. Lido'daki"

                              71004432.jpg

                              Sayfa 482:

                              Hezarfen Havaalanı

                              "On iki dakika önce buradan sadece yirmi kilometre uzakta olan özel Hezarfen Havaalanı'na inmiş ve ortadan kaybolmuş"

                              Hezarfen Havaalanı günümüzde Rock'n Coke festivalleriyle gündeme gelen havaalanıdır
                               
                                


                              Sayfa 483:

                              Hz. Süleyman Mabedi, Kudüs

                              "Yağmur artık Ayasofya'nın kubbesini dövüyordu. Yaklaşık bin yıl boyunca dünyanın en büyük kilisesi olmuştu...... İmparator Justinianos'un Ayasofya'yı tamamlayınca bir adım geri gidip gururla, "Süleyman seni geçtim." dediğini hatırladı. 

                               İmparator Justinianos Kudüs’teki Hz. Süleyman Mabedi’ni kastederek “Ey Süleyman seni geçtim” diye bağırdığı söylenir. Süleyman MabediTevrat'a göre, Kudüs'teki ilk Yahudi tapınağıdır. Bu nedenle İlk Tapınak olarak da bilinir. Tüm aramalara rağmen bu ilk tapınağa ait kalıntılara ulaşılamamıştır. Sadece civarındaki sunaklara ait olduğu düşünülen havuz kalıntıları bulunmuştur

                              jerusalem_solomon_temple.jpg

                              Sayfa 483:

                              "Güney cepheye yaklaştıklarında Langdon sağ taraftaki üç kubbeli, silo benzeri eklentilere baktı. Bunlar padişahların türbeleriydi ki içlerinden biri, yüzden fazla çocuğu olduğu söylenen III. Murat'a aitti. 

                              III. Murat


                              Sayfa 484:

                              Ayasofya Şadırvan

                              "Müzedeki bağlantılarıyla buluşma yeri, namazdan önce Müslümanların abdest aldığı gösterişli bir şadırvandı."


                              Sayfa 485: 

                              Ayasofya Üç Kemerli Geçit

                              Küçük bir açık alandan ilerleyen grup normal turist girişinden geçip binanın asıl ana girişine doğru ilerledi.: devasa bronz kapıları olan üç kemerli geçit. "

                              ayasofya20125.jpg

                              Sayfa 485:

                              Ayasofya Birinci Narteks (Dış Narteks)

                              Langdon ile diğerleri şimdi Ayasofya'nın narteksinde duruyorlardı. Burası, Hıristiyan kiliselerinde sıklıkla rastlanan ve ilahi olanla olmayan arasında tampon görevi gören dar bir bekleme salonuydu. Langdon bunlara genellikle dini hendek derdi."

                              ayasofyamzesi14.jpg

                              Sayfa 485: 

                              Ayasofya İkinci Narteks (İç Narteks) ve Mozaikler

                              "Langdon bu kapının arkasında görmeyi beklediği mabet yerine ilkinden biraz daha büyük olan ikinci bir narteks gördü.
                              Ayasofya'nın dış dünyadan iki seviyede korunduğunu unutmuş olan Langdon, eksonarteks diye düşündü." 

                              "Bu sakin yerin son bulduğu yerde üzerinde harikulade mozaiklerin yer aldığı dört kapı vardı. Langdon her zaman bu mozaiklerin hayranlık verici olduğunu düşünürdü."

                              ayasofya201211.jpg

                              Sayfa 486:

                              İmparator Kapısı ve VI. Leon Mozaiği

                              "Mirsat en geniş kapıya doğru yürüdü: Bronz kaplı devasa bir giriş. Coşkuyla "İmparator Kapısı" diye fısıldadı. Bizans zamanında bu kapıyı sadece imparator kullanabiliyordu. 

                              "Mirsat bakışlarını kapının üstündeki mozaiğe kaldırdı. Mozaikte Pantokrator İsa'nın resmi vardı: sağ eliyle kutsarken sol elinde Yeni Ahit' i tutan İsa'nın ikonik görüntüsü

                              ayasofya201210.jpg



                              İç narteksin çapraz tonozlarını kaplayan mozaiklerden daha ilginç olanı İmparator Kapısı üzerindeki VI. Leon Mozaiği’dir. Dış narteksi iç nartekse bağlayan İmparator Kapısının üstünde VI. Leon Mozaiği bulunmaktadır. Evrenin efendisi İsa betimlemeli bu mozaikte, ortada bulunan İsa arkalıklı bir sandalyede oturmaktadır. İsa, sağ eliyle evreni takdis eder durumda iken sol elinde sayfaları açık bir İncil tutmaktadır. İncil üzerinde Grekçe ‘’Barış sizinle olsun. Ben Dünyanın Nuruyum’’ Cümlesi yer almaktadır. Mozaiğin sağ tarafındaki madalyonun içinde Baş Melek Gabriel, soldaki madalyonun içinde ise Meryem bulunmaktadır. İsa’nın ayakları dibinde, sol tarafta, secde eder durumda Doğu Roma İmparatoru VI. Leon bulunmaktadır. Ortodoksluk geleneğinde en çok üç kez evlenilebilmesine karşın VI. Leon erkek çocuğunun olabilmesi için dört kez evlenmiştir. Bu nedenle, İsa’dan özür dilercesine secde eder biçimde betimlenmiştir. (Akinci 944)


                              Sayfa 487:

                              Ayasofya - Naos

                              "Tüm mekanı tek bir kare içine alan merkezdeki naos, kendinden sonra yapılan katedrallerde olduğu gibi bir haçın dört kolu boyunca uzanıyordu."

                              Naos: ana mekan


                              Sayfa 487:

                              Notre Dame Kilisesi

                              "Langdon, bu yapı Notre Dame'dan yedi yüz yıl önce yapılmış diye düşündü."

                              798140851_NotreDame2.jpg

                              Sayfa 487:

                              Ayasofya - Altın Kubbe (Cennetin Kubbesi)

                              "Langdon mekanın boyutlarını sindirmek için biraz bekledikten sonra bakışlarını kırk metre yukarıdaki altın kubbeye doğru kaldırdı.Merkez noktasından güneş ışınları gibi yayılan kırk kiriş, kırk kemerli pencereden oluşan daire şeklindeki kemer altına kadar uzanıyordu. Gündüz saatlerinde bu pencerelerden süzülen ışık, altın çinilerin içindeki cam parçalarından yansıyan Ayasofya'nın ünlü mistik  ışığını yaratıyordu." 

                              Sayfa 488:

                              "Cennetin kubbesi olarak bilinen parlak altın kubbeyi dört muazzam kemer taşıyordu. Bunların her biri, bir dizi yarım kubbe ve pencere alnıyla desteklenmişti."

                              ayasofya201318.jpg



                              Sayfa 487-488:

                              Ayasofya Tablosu - John Singer Sargent

                              Langdon, melanın altın renki atmosferinin kusursuz bir şekilde yakalandığı o tek tabloyu görmüştü. John Singer Sargent. Amerikalı ressam, ünlü Ayasofya tablosunu yaratırken paletini tek bir rengin tonuyla kısıtlamıştı. Altın rengi."

                              Interior_Hagia_Sophia.jpg

                               
                              Sayfa 488:

                              Ayasofya - Avizeler

                              "Cennetten yeryüzüne doğru daha doğrusal bir rota çizerek kubbeden aşağı inen kablolar pırıl pırıl parlayan avizeler taşıyorlardı. Bu avizeler çok alçakta duruyormuş gibi göründükleri için uzun boylu ziyaretçilerde başlarına çarpacakları izlenimleri uyandırıyordu. Gerçekte bu, mekanın büyüklüğünden kaynaklanan başka bir yanılsamaydı, çünkü avizeler yerden üç büyük metre yukarıda duruyorlardı."

                              ayasofya201212.jpg

                              ayasofya201297.jpg

                              Sayfa 488-489:

                              Ayasofya - İsa Mozaiği, Allah ve Muhammed Levhaları 

                              Brüder, "Yüce İsa" dedi. 
                              Mirsat heyecanla "Evet" dedi "Ve Allah ve Muhammed" Rehberleri Brüder'in bakışlarını, hat yazısıyla Arapça Allah ve Muhammed isimlerinin yazılı olduğu iki muazzam levha arasında yükselen İsa mozaiğinin bulunduğu ana mihraba doğru yönlendirirken Langdon gülümsedi." 

                              img5771r.jpg

                              Sayfa 490:

                              Bakire Meryem ve Çocuk İsa

                              "Dev yarım kubbedeki sembolleri gösterdi. En belirgin olanı mihraba doğru bakan Bakire Meryem ve Çocuk İsa'ydı."

                              ayasofya201325.jpg

                              apsisteki+teotokos.jpg

                              Sayfa 490:

                              Ayasofya Mihrap - Vaaz Kürsüsü - Müezzin Mahfili

                              "Mihrap, caminin içinde Mekke'nin yönünü gösteren yarım daire şeklindeki nişe verilen isimdi. Biraz ilerisinde bir merdivenle vaaz kürsüsüne çıkılıyordu.... Kiliselerde koronun oturduğu kısmı andıran çardak benzeri yapı ise müezzin mahfiliydi."

                              ayasofya201251.jpg


                              Sayfa 491:

                              Deisis Mozaiği 

                              "Deisis mozaiği, Pantokrator İsa tartışmasız binadaki en gizemli parçalardan biriydi."

                              ayasofya201256.jpg

                              Sayfa 491:

                              Ayasofya Küpler 

                              Mirsat onları merdivene doğru yönlendirirken, Ayasofya'nın meşhur küplerinden birinin yanından geçti. Bunlar Hellenistik dönemde tek parça mermerden yapılmış, 1250 litre sıvı alabilen küplerdi." 

                              eaND1O.jpg


                              Sayfa 495
                              Yere Batan Sarnıcı

                              Fotoğraf Turkish-media.com adresinde bir kullanıcıya ait 
                              Gönderilen Fotoğraf



                              Sayfa 499
                              Berlioz

                              "Sinskey klasik müzik eserinin aşağıdan yükselen melodilerini duyabiliyordu. Kendine has orkestrasyondan yola çıkarak Berlioz olduğunu tahmin etti"


                              Sayfa 500
                              Franz Liszt - Dante Senfonisi


                              Sayfa 506
                              Medusa Heykeli

                              (TERS)
                              yere-batan-sarnici-3.jpg


                              Bu da kitapta bahsedilmeyen yan olan
                              yerebatan_sarnici_1.jpg


                              Sayfa 509
                              Tovatech su altı dalış feneri


                              intova-400x400.jpg



                              Sayfa 520
                              Galata Köprüsü

                              galata34.jpg




                              Sayfa 522
                              Mısır Çarşısı

                              misircarsisi1.jpg



                              Sayfa 522
                              Yeni Cami
                              Mısır çarşısı ile yanyana zaten
                              yeni_camii.jpg
                                  Sayfa 553
                                  Levent Plaza

                                  Gönderilen Fotoğraf

                                Ve bu da sonuncusuydu

                                  Kaynak:  Cehennem / Dan BROWN
                                                  Wikipedia
                                                  Turkish-media.com
                                                

                                  2 yorum:

                                  1. Teşekkür ederim Büşra, kitabı okurken çok yardımcı oldu

                                    YanıtlaSil
                                  2. Titanium Flask | Titanium Arts | Titanium Arts
                                    This glass-based titanium for sale bottle is an authentic tribute titanium magnetic to the Chinese culture, titanium dive watch a glass-based bottle designed titanium plate flat irons to give you the very best of 2020 edge titanium both worlds.

                                    YanıtlaSil